Sus Yüreğim
baktım gözlerime ağlamaktan tükenmişti
yeter dedim topla şu dökülen gözyaşlarını
her yer damla damla özlem dolmuştu.
sildikçe izi kalıyordu ahların intizarların
temizledikçe daha çok kararıyordu kaderin dışavurumu duvarlarda.
ahh! dedi sol göğsümde atan yumruk kadar et parçası
bu kaçıncı yaradır ihanet hançerinin vurduğu
"sus" dedim.
kendimden bile sakladım acılarımı
sen nerden duydun a be yürek...
orta yerde serme sırlarımızı ortayere
felatun beyi okumadın mı ah o ne ince beyfendidir bilmez misin.
istanbul beyzadesi idi hani bir köle çerkes kızına
ram olmadı mı.
-bedenin köle olabilir ama ruhun efendi senin be gönlüm
seversin ama
dile gelirse bozulur buyuler
ya tutmazsa yıllardır içinde serpilen o kutsal dilek.
sus ne olursun konuşma a yürek.