Susacaksın

Susacaksın...
susman gerektiği yerde,
Ağlaman gerektiği zaman, ağladığın gibi,
Öyle sıkı sıkı bastıracaksın, içindeki fırtınaları göğüs kafesinde,
Zor olduğunu bile bile, gem vuracaksın seni zorlayan bütün kasırgalara...
Sessizce...
Dilin lal olmalı, yüreğin çığlık çığlık haykırırken,
Ve...
Elin, kolun bütün azalarına hükmedecek, firar etmeden aklın.
Durman gerekiyorsa duracaksın bir yerde...
Haddini aşmadan, kulak vereceksin içindeki o sese,
Yorgun yüreğini hırpalamadan, kırmadan,
Dökmeyeceksin derdini hep haklı duran yüreği sağırlara...
Seni sen yapan acılarla barışık yaşamayı bileceksin,
Öğreneceksin zorun sevdaya dair olmadığını,
Bileceksin itme gücü ile aşkın yaşanmadığını...
Bırakacaksın bir kenara bildiğin bütün aşk efsanelerini,
Göreceksin ihanet zehri ile yıkanmış vuslatın saadet getirmediğini...
Her tövbenin başka günahların esiri olduğunu,
İnanmayacaksın,
Duymayacaksın bin özürle,
Bin yeminlerle gelen gözyaşlarını,
Tecrübe ederken her dönüşün bir başka ayrılığa gebeliğini,
Oturup sindireceksin dağ gibi sineye, bir parça yüreğin ağır geldiğini,
Ve...
Ağlayan gözlerinde yalan yeminler ettiğine tanık olacaksın...