Susmak

Susmak,
Sustuğum zaman daha çok konuşuyorum aslında
Belki de sadece sustuğum zaman konuşuyorum
Sadece sustuğum zamanlar beni anlamıyorlar
Sadece sustuğum zamanlar anlamlıyım oysa
Ama anlamıyorlar
Konuştuğum zamanlar anladıklarını sanıyorlar,
Yanılıyorlar oysa

Anlamak, anlaşılmak
Susmak ya da konuşmak
En zoru kendini anlatabilmek herhalde
Ve kendi kendini anlamak
Ve yaşamak içinden geldiği gibi

Susmak,
Belki en ağır konuşmak, en etkili
Ve bağırmak, avazın çıktığı kadar, deli gibi
Peki, kim akıllı
Konuşan mı, susan mı
Konuşan ne söylüyor,
Susan ne söylemek istiyor
Peki, kim akıllı
Anlayan mı, anlatan mı

Susmak,
Kendi kendine konuşmaksa eğer
Ve kendi kendine konuşmak delilikse eğer
Ben deliyim ve bana deli diyen herkesten daha akıllıyım

Susmak,
İnsanın en tehlikeli halidir esasında
Ve en doğal, en normal ve de en güzel hali
Susmak yaşamı anlamaktır esasında
Ya da anlamaya çalışmak
Susmak,
İnsanın içindeki fırtınaların dışavurumudur aslında,
İnsanın sessiz konuşmasıdır,
Dudaklardan başka tüm vücudun konuşmasıdır susmak
Hele de gözlerin en etkili konuşmasıdır,
Anlayana susmak

Kelimeler anlatmaz her şeyi
Ya da anlatamaz
Ya da biz bulamayız bizi anlatacak kelimeyi
O zaman susmak anlatır,
Anlatamadığımız birçok şeyi,
Belki her şeyi

Susarak anlatılanlar,
Herkesçe anlaşılmazlar
Susarak anlatılanlar,
Duyulmazlar
Susarak anlatılanlar,
Gönülden haykırışlar
Ancak gönülden duyulurlar
Gönülden duymayı bilenler,
Gönülden sevmeyi bilenlerdir,
İçinden ağlamayı bilenlerdir