Sustum Bugün
sustum bugün...
sensizliğimin kaçıncı ertesi bilmiyorken,
kustum sevgimi ezip gittiğin yollara...
sustum...
küstüm gidişine seyirci kalan sokaklara
seni bana getiren
sonra da alıp götüren yıllara...
sustum...
yağmurları dinledim
dalgaları izledim,
bulutlarla çarpışıp
şimşeklerle gürledim bu akşam...
batan güneşle gömdüm dağlar ardına heyecanımı
sonra ay doğarken saldım tüm feryadımı...
yine sustum...
sen gelirken gülümseyerek susuyordum
şimdi gidiyorsun susarak ağlıyorum...
suluyorum gözyaşıma susamış istanbul'u
şimdi varsın gitsin tüm gelenler
ben bir daha emanet etmem kimseye ruhumu...
Ruhumun sessiz çığlıklarına verdim Tüm kulak zarımda biriken sesliğin Örtbas suskunluğunu
Konuşmadım süresiz dudakların Kelimesiz kalışında göz kırpmaksızın Düşünmedim hiç
Tenimin küflü mantarında Biriken kokuşmuşluğumu Düşürmedim hiç suratımdan
Ağlamaksızın acıların içinde kavrulan Tenimin sararmışlığını Kesip içimden vurmadım kalın duvarlara Yaslı gecenin suratına
Düşünmedim çürümüşlüğümde Yaşlı kelimelerin dudağımda İsyan bayraklarıyla ihtilala kalkıştığını
Ölü zamanın içinde Taş kesildim bendimde 😭👍
teşekkür ediyorum dost : )
susmak
konuşmak olmuş
mısralarınızda nazan dostum.