Susuşun Dili
Yolların kesiştiği yerde durdum
Her kelime bir hançer gibi saplanıyor boğazıma
Suskunluğum, dilsiz çığlıklardan ibaret
Anlıyor musun?
Gökyüzünü avuçlarıma aldım bir gece
Yıldızları saydım birer birer
Her biri senin bakışların kadar uzak
Her biri benim yalnızlığım kadar yakın
Zaman, iki nefes arasında sıkışmış
Ne ileri gidebiliyor, ne geri
Akrep ve yelkovan birbirine dolanmış
Ben bu çemberin dışında kalakalmışım
Şehrin uğultusu içinde kaybolan sesim
Kalabalıklar arasında yitirdiğim benliğim
Artık ne bir şairin mürekkebi yeter anlatmaya
Ne bir ressamın fırçası çizebilir bu duyguyu
Yağmurla gelen kokunu özlüyorum
Her damlada seni arıyor parmaklarım
Islak kaldırımlarda yankılanan adımların
Kulağımda bir şarkı gibi tekrarlanıyor
Belki bir gün, belki hiçbir zaman
Bu suskunluğun dili çözülecek
Ve ben, yeniden hayata dönecek
Ruhum, bedenimle barışacak