Süt Kokusu
Yağmurla karışık kar ısıtıyor içimi
Bense bacaları bizimkinden farklı evin
Tek göz odasında
Hasretle üşüyen kâbuslar görüyorum
Cam diplerinden kalma buğularla
İsli perdelerin el emeği, beyin nuru
Dantel uçlarında buharlaşıyorum.
Gündüzüme geceme
Ve dahi tüm hecelerime
Kelime olmamış cümleler kuruyorum
Hayat sahnemdeki dekorlardan
Henüz demleyemediğim çayımdan
Altlarında leğen kıvamı tabaklarından
Fasıllı sessiz sohbetler işitiyorum
Adadaki yalımızı beyaz mermeriyle
Dalında kuşların dans ettiği eriğiyle
Suya yazı yazabilen balkondaki gölgesiyle
O ihtiyar maziyi şimdi hatırlıyorum
Bir sandal sefasıydı sağ cebimde İstanbul
Küreğimin ucunda umut dolu şekerler
Rıhtımında kaşının, sözü biter giderler
Ben o maviliklere yeşilce bakıyorum
Uğrumda solar dünya ben bir hilâlim
Göklere gönderilmiş parıldar hep cemalim
Ayyaşların şişesi, şeyhlerin güneşiyim.
Ben bu şehirde ölen bir annenin sesiyim.
Şiirin akıcı,sade üslubu duygu yoğunluğu ile birleşince insanın burnuna değiyor o süt kokusu..
bu güzel şiir için teşekkür ederiz hilal hanım, sevgilerle..
Uğrumda solar dünya ben bir hilâlim Göklere gönderilmiş parıldar hep cemalim Ayyaşların şişesi, şeyhlerin güneşiyim. Ben bu şehirde ölen bir annenin sesiyim.