Tabiatı Güzele
Sevdaya çalıyordu gözlerinin rengi,
Başak, altın sarısını saçlarından,
Buğday, rengini teninden alırken,
Hafif, kumrallığının yanında ne de ağırdı.
Güneş kıskanır sanki daha bir içine kapanırdı,
Ayın akça yüzü gökyüzünde nasıl da asılırdı,
Yıldızlar haline yanar, geri sönmeye utanırdı,
Ne mevsimler sensiz geçer, ne de saatler çalardı.
Sokulmaya utanır, üflemeye kıyamazdı rüzgar,
Seviyorsun diye beyazını sana ayırırdı bulutlar,
Saçlarının dibinde saklanırdı özgür yağmurlar,
Çekerdi sinesine çiçek kokusunu baharlar.
Mehmet Bey çok teşekkürler. Saygılarımla.
Elinize yüreginize Kalbinize saglik Efendim cok ama cok tatli bir siir olmus adeta su son baharin ve kisa dogru akan insanligin tersine sicakligi sevgiyi güzelligi insagliga anlatiyorsunuz.......
Hic bir zaman hüzün siiri yazmamaniz dilek ve temennilerimle Efendim...
Doğan Bey çok teşekkür ederim. Selamlarımı sunuyorum.
keyifle okunan bir esere tebriklerimi ve saygılarımı bıraktım.
Böylesi güzel bir yorum için ben de size çok teşekkür ederim Ali Bey. Selam ve saygılar.