Tam Vakti
Sessiz bir gece,
Sigaramın dumanına karışan hayallerim,
Beni zehirliyor ve uçup gidiyor sessizce.
Zaman, geçmekle geçmemek arasında kalmış,
Akrep, 3'ün üstüne mıhlanmış...
Tam vakti bir şiir yazmanın,
Tam vakti bir şiir olmanın,
Tam vakti, hecelerle sevişen satırlarda kaybolmanın...
"ŞAP!"
Bir damla damlıyor sayfaya,
Mürekkep, sarhoş bir edayla dağılıyor satıra,
Ne oluyor böyle,
Ağlıyor muyum yoksa...
Neden ağlıyorum,
Kim dokundu bana Allah aşkına!?
Tam kalemim usta bir nakkaş gibi duygularımı nakşederken,
Tam hayallerim dillenip, ilk kelimelerini anlamla birleştirirken,
Tam dünyayı başıma değil, başımı dünyaya yıkarken,
Ne oldu bana,
Kim vurdu söyle??
Gerçekler...
Duygular yalan söyler mi hiç?
Söylemez tabii..
Peki şiir?
Duygulardı o da,
Demek onlar yakmış canımı,
Gerçekler akıtmış gözyaşlarımı...
Son gözyaşı da damlıyor defterime,
Vücudum, binlerce duygunun darbesiyle yorgun düşüyor,
Yıkılıyor sessizce,
Göz kapaklarım artık ağırlaşıyor,
Gecenin ağırlığı yavaş yavaş hafiflerken üstümde,
Ben başka bir rüyaya dalıyorum.
Selam olsun geceye,
Akrep hareket etmeye başlıyor.
Tanrım! Sabah oluyor!