Tenimde Bükülü Çivi
ne mümkün çöle sel olmak...kum fırtınasıdır sevdiceğim
kırbadaki serap suyu
karışığım diyorum evet
balonu uçmuş çocuklar gibiyim
mevzum derin
alıp gideceği başını arıyor sevda
elim ayağım telaş
ve daha neler neler
sen batıyorsun
ben son dördünümdeyim
içim güneş yanığı
sol yarımsa aydınlık yüzün hala
oysa..
en büyük dolunayımdın
en yakınımda olduğunda
daraltılmış odalara gönül koyuyor düşkünlüğüm
gelin balığı pulladığım,
düş derinimde
tozluklu güvercin uçuruyor
zamanın boşluğu
ayrıksı yolların ara duraklarında,
sökük uçları
islah evlerinde,
kaçası gelmiş keyifler
denizimin canını yakıyor,
sektirilen taş
lodosum aşufte
rüzgarım su çığlığı
insan kaç defa üzülür ki aynı ayrılığa
sıcağını akıttığın tenimde,
bükülü çivin eriyor
madem ki diyorum üstüste
madem ki sönmüş kirecisin,
su toplayan duygularımın
mademki kıvamı budur yarının
ve soluğuma ayna tutuyor,
uzun lafın kısası
kar harcını duvarımın
bağcıklarımı söküyorum al...hücreme gideceğim
suadiyenisanikibinonsekiz
Demir Mutlugil
lodosum aşufte rüzgarım su çığlığı...Hocam beni öldürdünüz.Bu iki imgeye bir roman okur yreğim...sevgimle saygımla değerli üstadım...