Terkedilmiş Yokluğun
Issızdı karanlığın çırpınışı
Terkedilmişti kimsesizliğinde beden
Yorgun bir yolcuydu durmuştu tren
Nefes almıyordu da zaten bu beden
Nefessizdi bulutlu gökyüzü
Salmaya başlamıştı hüznünü karaya
Yıkılmıştı karanlık bir beden ortaya
Toprakta bir beden vurmuştu karaya
Derinleşmişti yalnızlığı denizinde
Yorgundu bedeni bu hüzün kokan yerde
Dönülmeyen ufkun karanlığında
Boğulmuş beden duruyuyodu ulu ortada
Avuç içlerinde dünden kalma gözyaşı
Karaların içine hapsedilmişti deniz
Gözleri kara ama ağlamaları deniz
Yine terki zor bir hayat var sahneniz
Yanmıştı zaten mektubun bir ucu
Görünmüyor ki yalnızlığın ucu bucu
Tek kalem yok hatrına gelecek
Derin bir kor yanmaya devam mı edecek?
Daha çok ağlayıp daha az gülmek
Nedir bu haktan vazgeçişin hali
Donmak mı kalıyor geriye beden için
Yoksa kalbin için bir gülüseme olmayacak mı?
Değişmez mi bu diyarın derdi
Olmaz mı bu yaranın terki derdi
Sönmez mi korlar bedenden öte
Neden can çekişir ki beden böyle
Balık tutulmaz mı senin denizinde
Hep karadan ötede midir umut balıkları
Oltan hep bir pabuç mu tutar
Denizlerinde mi terkedilmiş senin
Hep mendil mi sallar sana kalbin
Seni senden öte karalara mı götürür
Yoksa dönülmez yerlerde mi bırakır
Yoksa senin kumsallarında mı terk edilmiş
İnandım artık bu hale
Yaşamak sende olmuş havale
Hastasın derdine yok çare
Tekedilmiş yalnızlığın terkedilmiş senin...