Tucu Ya Mektuplar (1)
Merhaba sevgili tucu;
Hasret kokan gözlerinden öpüyorum
Beni bilirsin
Önce elini tutarım
Ki elimin eline
Hissetmezsin kavuştuğunu bile
İncitmekten sakınırım zarafetini
Yumuşaklığının
Ve öyle tutarım elini
Sonra yanaklarından öper
Ve gülümserim
Ya kalır
Ya da geçer giderim
Şurada 3?5 sohbetimiz
Ve birkaç kez bir araya gelişimiz
Naçizane
Aslında bir kez
Seni bana tanıştırdıklarında
Ne kadar da güzel bulmuştum halini
Daha eline dokunamadan
Alıp basmıştın yüreğine beni
Ve öylece kalakalmıştık
Ne ben ayrılabilmiştim
Nede sen
Alıkoymuştun kendini,
Çünkü en güvenilir yeriydi başımı koyduğum
Ana yüreğin
Küçüle, küçüle daha ne kadar ezilebilirdim ki
Sevgi huzmelerinde yok oluşum
İşte
Tarihininse başlangıcıydı
Sana sevdalanışımın
O gün
Ne kadarda coşkuluyduk
Süslüydü her yer,
Süslemiştik, güneşin huzmeleriyle.
Gece biz hazırlamıştık, sabaha kadar,
Size özel ellerimizle
Yüreğinizle doldurmuştunuz, bütün salonu
Şimdi ise, el ele
Hep bir ağızdan
Tempo tutturmuş, bağırıyorduk
?'Gelecek bizim, gelecek bizim''
Gelecek bizimdi'de
Peki ya, bizden öncekileri'nin
?'Geleceği nerde?''
Bazen düşünüyorum tucu
Anlamaya çalışıyorum
Her hangi bir dostumuz gibi, yaşamaya çalışıyorum
Hani, arada sırada uğradığımız
Hoş, sohbetler ettiğimiz
Ya kitap okurken
Ya da yudumlarken çayını, konuk olduğumuz?
Alıp götürürdü hatırlar mısın,?
O yaşantı gençliğimizi
Sen balayını, trende yapmıştın hani;
Benimse, düşlerim
Sevgilimin kollarında
Eriyip gitmekti
Uzaklara
Çok uzaklara
Gözlerimi kapadığımda, bunlar oluyordu'da
Açtığımda, buluyordum kendimi, kahve köşelerinde
O,boyalı basının, her okuyanı uyutan dizgilerinde
Ve izlediğim dizilerin;
Günübirlik, sevinç ve hüzünlerinde
Nasılda pompalamışlardı, dallas'ı
Topyekûn ceyar düşmanı olmuştuk'da
Bir miting yapmadığımız kalmıştı
Deli yüreğin, peşinden koşanlarla
Kurtlar vadisinin çöllerinde, gezenler aynı
Sen
Ben
Biz
Hepimiz aynıyız tucu
Sen, trenle yaptın, yolculuğunu
Bense, gözlerimi kapadım,
Sen mutluluklar içinde, kahkahalarını atıyorken
Ben gidip'de döndüğüm, ülkeleri sayamadım
Şimdi sanki hiç gitmemiş gibi
Duruyorum, olduğum yerde
Bu ülke, ne zaman, gün yüzü görecek
Diye soruyorum hep
Bu ülke
Yaşadığımız yer,
Vatan
Toprak
Kaç nesil gelip, geçmiş'te tarihimizden
O kadar'da dert, çöreklenmiş üzerimize
Kınalı kuzuları, bırakmışız siperlerde
Yalnız
Emeklileri, banka köşelerinde
Sahipsiz
Doğu'da aslan gibi, vatan evlatları
Şehit oldukları yerde, yatıyor
Kimsesiz
Bak aynaya,
Baktığında ne görüyorsun tucu
Ben, bu günü görüyorum
Ve
Bakamıyorum, sokağa, caddelere
Orada gençler, geçip gidiyorlar tucu
Bu gençler, neden bu kadar
Sorumsuz
Nesi var bu gençliğin Allahım
Vatanları, yokmu?
Sorunları, yokmu?
Yarınları, yokmu?
Neden kaybederler, zamanlarını
Bulup'ta tükettikleri bedenlerde
Gün soluyor, yavaş, yavaş
Güneş, çekiyor elini, ayağını
Sanki karanlık, hiç yokmuş gibi
Korkuyorum
Yine karanlık, caddelerde yürümekten
Elimizi tutan, her neyse
Savurup, atmış her birimizi, bir yerlere
Devletin polisi, kolluk olmuş
Savcısı, o da bir yol tutturmuş
Başımızdaki namussuz
Vermiş hükmünü
Kemalistleri, alıyorlar bir, bir
Tucu
Korkuyorum
Beni de
Beni de
Almayacaklar diye
Ben eylem adamıyım tucu
Gözlerim görmese
Hayallerimi, yürütürüm
Elim dursa, ayağımı durmaz
Sussam, dilim dolanır, durur
Ben olmam ki
Var olamayan bedende
Vatan elden giderken, kara gözlüm
Eğer ben durursam
Ölürüm,
Ölürüm
Sana sevgiler yolluyorum, Ankara'dan
Tüm kalbimle
Gün batımından
Şafağa, kadar
Göğsüne koyduğum başım
Uyuyacak, o saf ve temiz yerde
Biliyorum
Çünkü hiçbir kötülüğün
Ulaşamayacakları yerdeyiz
Sen ve ben, biz
Bizler, sevdalandıysak, bir kez
Ne kadar, öldürseler de
Hiç ölmeyeceğiz,
Hoşça kal.