Tuhaf Şeydir Kötümser Bir Havada Ayrılık

afilli sözcükler susmalı artık
..................... zaman ayrılık ...

son vapur kalkarken kadıköy iskelesinden
şişe kırığı bir bakış dökülür gözlerimden...

çekip ellerini ellerimden gider rüzgar
meydanlar boş
saatler terden sırılsıklam...

tütün kokar kıyıda bir martı
çığlık çığlığa bağırır düş bozan sesiyle
boşuna değil aslında çırpınışları
.................gitmiyor kulaklarımdan...

yabancı değilim üstelik bu şehre
hava buz,
hava puslu,
hava hava soğuk bir mermi gibi göğsümde
dallarda sarı yaprak işgali
.......................gidişinin ilk saniyeleri...
sen farkında bile değilsin
kokun hala terketmiyor ellerimi...

ötede kaygısız öpüşmeleriyle sevgililer
moda'da bir kafede son şarkının hüznü...
gece mecburen laciverde döner
malum !
yorgun gökyüzü...
buza kesmiş her yanım
haddim değil ama
..........................ağlamaklıyım...

yangın meselesidir,
aşk meselesidir,
yalnızlık meselesidir,
tuhaf şeydir kötümser bir havada ayrılık
bir kıyı sessizliği kalabalıklar içinde
karardıkça kararır akşam
şehir ağır uykusunda
....................başımda aylak bir duman...
solgun yüzüme bakıyorum şimdi
.......................vapurdaki camlardan...

kahverengi miydi gözlerin?
kısıyor muydun kirpiklerini derin bakışlarında?
özlemiş miydin sen de gider ayak sarılırken?
ahh !
....................................bu kaçıncı soru...

yüreğim harıl harıl çalışan bir işçi
kulaklarımda yatsı ezanının sesi
gidişinin bilmem kaçıncı saatleri...


"sen yoksun"
son duamı okuyorum...

gömmüş bağrına kokunu
küçücük yastıkta koca bir çukur...
ölü zamana ilerliyor saatler
yumuyorum gözlerimi
bir
iki
üç
..........gitme dur...
..........gitme dur...



5-1-2013
beşiktaş...

not;
alıp götürdüğün yüreğim miydi giderken
faili meçhul bir kayıptır şimdi...
zehrolmuş şarkılar kulaklarımda
gözlerimde zemheri...