Tûtiya

Ses
Çığlıkla
Âhu şîrîn
Karanlığın râzına
Ömr- i cavidanın sarılırken gecenin koynuna
Ben sefil
Nasıl anlatmalıyım seni
Tig ? i cellâdın batarken ruhsarına
Düş akıyor
Anlıyorum
Bulaşmış beyazın saflığına sevda
Sen dökme güneşini
Râkib- i aşkın mazharında
Bir divanenin aşkında
Sen bin yıllık güzelleri kıskandıran
Nârınla
Ey nazlı perîveş
Aşkı armağan et bu dünyanın
Bağrına

25 Ekim 2009 84 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (7)
  • 15 yıl önce

    Asaf Halet'i hatırlattı bana. Derin.

  • 15 yıl önce

    mükemmelllll

  • 15 yıl önce

    👍👍tek kelimeyle harika tebrikler👍👍

  • 15 yıl önce

    Sen Nefi ile rüyanda bile dalaşırken bu şiirin çıkmasını doğal karşılıyorum😡

    Esdi Nesim-i nev bahar açıldı güller sub dem👍

    Kutlarım Burcu😎

  • 15 yıl önce

    Bkz. Büyük Osmanlıca-Türkçe Sözlük (Mustafa Nihat ÖZÖN)

    Tutiya : Kalayı andıran bir cins MADEN ki eskilerce pek makbul idi ve döverek SÜRME yapımında kullanırlardı.