Tutuklu Uykular
/Yine/
Bir umut!
Hapsinde geçti
Zindan bir gün
Volta hakkından feragat
Çekti kılıcı kalem
Hüküm: idam
Savunma: idamdan sonra!..
İnfaz: sen gelene dek ertelendi!
O zıkkım kalemde olmasa
Ne işe yararım ki zaten
Beynimde uçuşan kelimeleri
Kâğıtsız sıralayabilmeyi
Öğrendim burada...
Dört duvar ne çok şey öğretirmiş aslında
/Uykusuz/
Gardiyanlar kan uykuda
Tutuklular uyandı uyanacak
Çin Seddi düşleri aşmak
Zor mu zor burada
Ardında bir sevda bekler, beklemeli
Yok desem kalem küsüyor..
Var(sın)sayıyorum...
Dargınız bilmesin!
Bildirmiyorum...
Burada kalem bile
/ isyanlarda/
Ne görmek mümkün
Görmeden;
_ ne yaparsın?
-Ne edersin?
Habersiz
Bilmeden
Zor velhasıl uyku,
/...tutuklu uyumak.../
Uykusuzluğa sebep bir Sevda var
Sevda'sız uyku yok...
Çelişki: var
Mantık.
Çin seddinin ardında....
Ve
/Sen/
Gözler açıkken yok!
Hayalin yanıbaşımda
Yan böğrüme yatmam da bundan
Sana da yer kalsın!
Ranzamın bir yanı ondan göçük!
Gar(diyan)dolabımı tekmeledim bugün
Kokunu saklamış!
Diğer tutuklulara da kaba davrandım birini kırdım!
Oturulamıyor!
7 sandalyemiz var artık!
Perdelere dokunmadım hiç
Kan kırmızı Çin Seddi' m
Sensizliğimi saklıyor göstermiyor!
Bu sana son mektubum, Sevda'm
Bak gururuda bıraktım yalvarıyorum!
Seni çok seviyorum ve arıyorum
Ne olur artık dön!...
Son mektubu yazmakta geç kalmışsınız...! Neyse zararın neresinden döner isek kardır. sevgilerimle.😙😙👍
Her şey düşüncededir. Düşündüğün kadar varsın ve düşündüğün kadar yaparsın. Ey sevgili, seni düşünmezsem nasıl yaşarsın?.. Kutluyorum.
(son) kalkmış masadan bahşişi seven ödüyor...🤐
Gar(diyan)dolabımı tekmeledim bugün Kokunu saklamış!
Sakladığı yalnız kokun,yalnız tenindeki efsun değil özendiği nezih nefsinden ötürü birazda bu arsız çekimler. Güneşin parmaklıklar ardında yarım yamalak gülümsediği bu pervazda özlenen ne varsa sana dair,bende dillenen ne varsa aşkın sözüm ona masumaneliğine, dirliğine muhalif o kadar çoğaltabiliyorum umudu gözlerimde akabinde sözlerimde. Sana düşmedikçe,ıska dendikçe fikrim üleşecek makber arıyor düşürülecek hüküm,ezber bozacak hatim arıyor. Şiirde üç defa Çin Seddi geçmiş ama her geçiş farklı bir an'a eşlik etmiş,farklı bir noktayı işaret etmiş.Bütünüyle güzel ve yine durağan olmakla birlikte ışıldayan satırlardı. Yine,yeniden tebrikler usta kaleme.
Bu sana son mektubum, Sevda'm Bak gururuda bıraktım yalvarıyorum! Seni çok seviyorum ve arıyorum
Ne olur artık dön!...
Son bakışlar, son sözler, son mektuplar çok şeyler anlatırlar.
Tıpkı şiir gibi.
Tebrikler.