Üç Beyaz/Üç Kırmızı
I
s/us oluyor dilimde ıtırlı bir kadın
kırağı düşüyor ulak yalnızlığıma
s/es ver, yaz eskisi gün/eş/siz kuruluğuma
son yel üflesin yüzüme sükût kalmasın gedâ
t/adın leylâ mayalı
döküyor sebil y/anlarımı göz kıyılarına
II
yok oluyor dilenci ayrılıklar kırmızı ağzında
dokunuyor parmak uçların, bütün devrik elâya
gelincik tırnakların, suya banıyor günahlarımı
ilikliyor bir avuç meâli, çingene sabahlarıma
kanıyor düş sayıklarım
y/akıyor kırmızıyı kalın dudaklarına
III
kâğıttan karbeyaz oluyor ellerin
silûetin yansıyor porselen yüzlü akşamlara
güneşi saklıyor yanakların
öznem düşüyor, üç nokta bakışlarına
şımarıyor masallar fildişi sırtında
uzuyor uzuvların, ç/ılgın yollarıma
IV
i/talik bir yazı doğuyor şafağıma
seyrediyor baharın cıvıltısını o alaca uykunda
sade bir mum düşüyor utangaç kızılına
akasyalar ağdalı bir imge bırakıyor avuçlarına
her gülüşünden cemre damlıyor kaşıma
koca bir sen oluyor içimde, bütün kılıfsız dünya
../
Gedâ: Klasik türk şiirinde aşkından yanan, kavrulan ve aşk dilenen, seven kimse diye tanımlanır ve aşığı temsil eder.
susmaya baladığın yerde binlerce kelime kendiliğinden selama durur...
gerçekten bu dizeyi çok beğendim. belki ileride bir şiirde çalarım:)
bütünsel manada kısacası şiir çok güzel. ben sadece beni aşırı etkileyen o dizeleri ele almak istedim.
başarılıarının devamını diliyorum. sevgm çok şair...
gerçekten mükemmel bir paylaşım... öncelikle bunu tüm samimiyetimle söylemek istedim. aşk şiirleri erkeklere daha bir çok yakışıyor sanki..belki de bu kadına yüklenen anlamdan kaynaklı. kadın gerçekten özeldir, güzeldir, sanat eseri gibi bir şeydir ve onu anlatmak ayrıcalığını yaşayan her şair de sanki şairelere oranla maça 1-0 önde başlıyor.
bizim şairimiz de üç beyazdan üç kırmızıya doğru uzandırdığı yolda kadını ince ince dokumuş....
ben daha girişteki imgeden çakıldım şiire...
s/us oluyor dilimde ıtırlı bir kadın
öncelikle dil kelimesine dokunalım...
hem söz manasında ele alabiliriz. hem de farsça bir kelime olan dil yani gönül anlamında irdleyebiliriz kelimeyi. her iki anlamda da bu ıtırlı kokulu kadın şairin durak noktası...
kokusu farklı olan, kokusu sıradışı olan nane gibi, kekik gibi bir kadın...
t/adın leylâ mayalı
şu dizeden zaten kaç şiir çıkar düşünemiyorum. her kadın bir leyladır aslında ahir zamanda ...ancak masumiyetini yitirmiş, kandırılmış ve düş kırıklarını cebine saklamış bir leyla...
öznem düşüyor, üç nokta bakışlarına
bir de bu dzeye aşık oldum... bitmemiş söz gibidir bakışların. beni yeni ve farklı anlamlara çağırır durur. susarsın sevgili...
Ne güzelsin şiir...
Geç kalmışlığımdan hicap duydum...
Şaire/şiire saygıyla.
t/adın leylâ mayalı'
Bu satır kaç gün eskitir,kaç gece tüketir farkındasındır umarım..Leylâ biz öz niteliğinde dillere pelesenk nicedir,çok fazla divit ucunda ölüp,mürekkebi sulandırılmış çok fazla divit ucunda ihtiyatla diriltilmiş,evhamsız,sebatsız çok devinmiş ama çok azı Leylâ'nın manidar muhtevasına değinmek bilmiş,bu okuduğum satırda böylesi nadide satırlardan işte.. Cümlenin sonunu bulduğumda uzun süre duraksadığımı farkettim,mükemmel bir benzetme..Okuduğumda dilimin damağımın uzun zamandır kuru kaldığını farkettim. Baştan sona incelikle işlenmiş nadide satırlarla bezenmiş olan mükellef bir şiirdi..Kelimelere birden fazla mana yükleyerek çok sesliliğe gark etmeniz gayet başarılı..Baştan finale değin kurulan satırlar giriş mahiyetinde sonlandırılmış,tek bir cümlelik finalle de şiir bütünlüğe ermiş.. Özetle mükemmel bir şiirdi,başlıktan tutun finale kadar.. Sitede eli ayağı şiire dolanan birini görmek çok keyif verici..Yine,yeni tebrikler şaire..
Siir kusatmasi
evrensel döngü
yani siir
kutlarim
Oktay
hep siirle