Uçtular Mavilik Menziline
akşamdı
yine gün b/atarken
gördüm seni ışıklı yolun yamacına
akan suların kayışı yel değirmeni
şövelye
yürekte akar gibiydi
ben desem güzeller güzeli
sen de ki
şiir gazeli bir kadın
saçlarına kırmızı yağmur izleri
suya yazıyor düşlerini
gördüm sonradan duaları
ve delikanli adam
elini tuttu düştüler yola
tünelde içinde geçerken
her birinin ışıklı feneri vardı
biri kördü
diğeri yanan fenerdi
geçti tünelin içinde
pamuk toplama zamanıydı
el salladılar pamuk toplayan ellere
son duraktı
istasyonda tren kalkışı
ve bindiler
başlarken yolculukları
konuştukları
kartalın uğursuzluğu
huma kuşu uğurdu
ve indiler
ayrılık çanlarına vedaları gecikmedi
eller havada kaldı
uzaklaştılar bir süre
düştüler yollarına
gökyüzü maviliğinde
bakarak döndüler
geriye doğru geldiler sarıldılar
sonra el ele tutuştular
bilinmez rüya serivenine
uzaklara
uçtular mavilik mevziline
kayıp oldular derin maviliklere
17 Ağustos*11
kirlenen hava derin ruhlar kurgu deminde /yaşayan varlık sebebi can kaybediyor insanlık*