Uçurum Şiirleri Serisi /IV. Kısım

XV- Sonsuz Çukur


saatlerin cesetlerini paslı ibrelerle gösterdi şeytan
çocukluğum, çürük bir diş gibi düştü ağzımdan


toprak, açlıktan delirmiş bir hayvan gibi

ayaklarımın altında

hüzün, gözbebeklerimde küflenmişti

ardına kadar, kanlı bir yara gibi açıldı gökyüzü sonra


sonsuz açlık nöbet tutarken başımızda 

gözlerini kaçıranlar, kendi yansımalarına saklandı


ne atılmış bir taş, ne de bir yankı
uçurumun kenarında, sadece düşüş vardı


kendi uçurumundan atlayan gölge

tanışmış olsa da ölümün soğuk nefesiyle

zaman, çürümenin adını fısıldadı


ölüm kör bir akbaba gibi başımızda nöbet tutarken

düşen çok olsa da

dibe ulaşabilen olmadı

bir delinin kuyuya attığı taştı dün

şimdi

bu şiirdeki şeytanı bulup çözün

06 Mart 2025 111 şiiri var.
Beğenenler (8)
Yorumlar (2)
  • 4 gün önce

    Şeytan,ruhun çaresizliğinde bir gölge gibi duruyor.Karanlık aynada çığlıklar mı yükselir yoksa ışıklar mı ?Yoksa bir arayışın yankısı mı?Şeytan,içimizdeki gölge.Zaman acımasız ve her şeyi çürütüyor.Tebrikler günün şiirine ve şairine.

  • Eskiden şeytanı taşlardık, şimdi her yerde şeytan taşı. Dünü kuyu yuttu, bugünü dünden ve yarından memnun olmayan bizler. Akbaba ise dünden, bugünden ve yarından payına düşeni toplayıp çekildi sofradan. Yürüyen zombilere döndük maalesef.

    "çocukluğum, çürük bir diş gibi düştü ağzımdan"

    Vaktin dolmuşluğunu ve olgunluğu ne güzel anlatmışsın sevgili Mehmet. Yine de o çocuğun düşleri hep taze kalsın. Tebrik ediyorum güne düşen şiirini. Selamlar, sevgiler.