Umut

Kaybolmuş mesafelerin birbirinden gittikçe uzaklaştığı beyin boşluğumda

Savrulurken,

Bir şeylere dokunma ihtimalim

İhtiyacım ve hayalim,

Birer birer gözümün önünde salsa yaparken

-Korkuyorum

Düşünmek zül olur mu insana?

Düğmeğe bassak!

Dursa.

Akmasa gayrı

Ya da ellerim ellerine,

Semah dönerken kâinat kendi etrafında

Daha sıkı

Daha

Sıkı

…

ve henüz atlatmışken.. Son düş/me şeysinin hemen -ininde

git gide daha!

İn!

-Daha karanlık

-hiç olmaktan

-sır olmaktan

Ve Huda’dan,

Yaklaşırken!

Adım adım.

Sana tırmanmaktan her secdemde -tırtıl gibi

Sevmekten inanmaktan –kelebek gibi

Aşk’tan ki sonsuzluğun onsuzlukla birleştiği O’ fi vakti

An ve an.

.

DİRENİRKEN cehenneme,

Cennete daha yakın.

-durana kadar.

Tabure ya da tabutta

Baş aşağıya. İlmik ilmik.

Tüm sorular tüm cevaplarda iken

Yetmez mi kelimeler tutunmaya

Sürüklenirken bile,

İyiye daima.

Işık ışık.

Hayalleri doğruya kurmaya,

lazımdı teknoloji pil ve pusulaya

Ahh! Bir tutunsa

-Yüreklerimiz pamuk.

Zeytinyağı

Akdeniz

Tutunmuş ya?

Neden?

Bir daha

Bir daha.

Umut; kâinat-ı evrende her hangi bir mevzu bahisin

Hiç dile,

Akla

Vicdana değmiyor olsa bile,

Mutlaka

O kıpkırmızı suya

Usul usül,

Anlam ve anlamlandırmaya

Gölge gölge, gittiğini.

Umut -His etmektir.

-güneş doğacağa