Ünlem Sorgusunda Ter Döken Aşklara
/yer çekimine kapılan her gülümseme
ardında pek çok ünlemin dikkatine
dik başlı ç/oğul sorular bırakır
kovanından çıkmaya gün sayarken
canım olan canın yokluğu
her anıma vakıf meleklerin ezberinde
benim kadar efkarlıdır/
ı.
gizemin devriyesi kararmış ufukta
siren ışıklarını yaktığında
o yana bakan her göz
kendinde şüpheli bir hal arar
bu biz olmayan hali sırtımızda
neden taşıdık yıllar boyu
yanlışla şıkışan el
neden benim/ki
/soru netliği cevap muğlaklığı bir yana
şimdi bu şafakla akşam arasını kim dolduracak
hep erte baharların çiçeği mi olacak aşk/
ıı.
her ihtimal olabilirliğinin zaman zarfında
bir sen ihtimali yok ya
ya buna ne demeli sevda
o zarfa her uzandığında titreyen el
çok önceden başladı bu tasvire devrilen hikayeye
eskidi ağzımda çok umut etmekten o gök rengi
uçurtmaları orada kaç kez vurdum bilemezsin tabi
her zil çalışı her gıcırtı seni hatırlatmasa
göz korkaklığım dönüp bakardı kapılara
/kaydığın eksende yar
hayalin kuvvetimden yüce bir çekim
insan ters bir akıntı inadıyla yüzleşmeyi
ne kadar direnebilir ki
bir sıkımlık canın sürülmüş olduğu namluda
ne kadar bekler seni hayat/
ııı.
tiz ve kısık sesli her mısra
boğazımda kement atmış
nakarat akşamlara tekmil
sevdanın yakama yapışan eli
kan doğruyor ekmeğime
suyuma ayrılık pusu kurmuş
üzerime çevrilmiş yeleli bir yalnızlığın pus bakan gözleri
bu gün
bu şiir kesmezse bileklerimi ölümün tırıs geçtiği
ceset ben olacağım
dünyadan
sevdadan
ve senden ibaret üç boyutun hükmünde
gece gözlerimde mim
pimim çekilmiş uykusunda
rüyalar benden alacaklı ben rüyalardan
sorma içinde kurt gibi ben var mıyım diye
beyin tırtıklarımı kemirip öz suyumda beslenerek
ıv.
beni kendimle bırakmak
suçlarının en büyüğüydü
işledin ya bilerek ya da bilmeyerek
olmuş farkın peşine düşmek
cinayet mucibi delil arşivlerinde
anıma tıpan çeken/sen için
bırak da şikayet edeyim seni
sana
gönlüme
yılanmış hiçliğimi taşıdığım ömrüme
vay ki sevdim
aşka kayıtsız kara kefen örtmek
madem ki karşılığın
ulan kalemimden akan gece
ulan ahdinde vefa görmediğim bilmece
artık senin duman satırlarını
güneş tenin değmediği gölgeliklerde
güruh hüzünlerin hanelerine
bir daha yazmayacağım
sözün tamburi sazları eşliğinde
inleyen nağmeler gibi
21mart11
selam olsun şiire ve şaire.... ter döktürdün valla şair😅😅😅😅
kutlarım👍👍👍
..şair dünyasına baktığı pencereyi tuval gibi kullanmış her mısrada boyamış farklı tonlardaki griyi finalde siyaha dönmüş rengi tuvalin ve kırmış penceresini yeni bir fırça almak üzre eline..teşekkürler üstad..tebrikler...
çok güzel çalışma...su gibi tebrikler mehmet dost👍👍
üstad şiirlerinizi okumak bir başka güzeldir 👍👍kutlarım
güzel bir şiir okudum teşekkürler tebrikler...