Unutmuşsundur
Saçlarına gül taktığımı
papatyalardan falına baktığımı
öpüşlerinle yüreğimi yaktığını
gözlerimden içime aktığını
güneşin, kışı unuttuğu gibi
unutmuşsundur.
Unutmuşsundur;
dizlerime başını koyup da
gözlerime bakıp da
'sana tapıyorum' dediğini.
Saçlarından bir tel koparıp da
şiir defterimin arasında sakladığımı
'birgün beni terkedersen ölürüm' dediğini
yağmurun, baharı unuttuğu gibi
unutmuşsundur.
Unutmuşsundur;
Çöl çiçeğim
susuz kalan çiçeğin solduğunu
aşkı bende bulduğunu
sevdamızın SEVDA değil
KARASEVDA olduğunu
unutmuşsundur.
Kuşların bile akşam olunca
yuvalarına döndüğünü
fıkralarımızla neşelenip
nasıl da güldüğünü
her sorduğumda
'mutluyum' dediğini
unutmuşsundur.
Unutmuşsundur;
güllerin bile dikeni olduğunu
her aşkın bir bedeli olduğunu
beni unuttuğun gibi
ismimi de UNUTMUŞSUNDUR...
Hasan Buldu
Kimi aşklar yaşanır ama geride ne kalır? Aşkta dilimizde kalan tatlar dışında silinir gider ve unutulur onca yaşanan.ben hep an'lar derim gerçek olan. Diğerleri bir düş gibi elle tutulmaz olur.Gelecek de öyle. Görme duyumunu kaybetmiş bir insanın tek gerçeği dokundukları oluyor. Bizimde dokunduğumuz ancak an'lardır. Yaşananların ya da yaşamadıklarımızın düşleri şiirimize girer de ellerimize gözlerimize kokumuza dilimize değemez. Bu yüzden anılar ve geleceğe ilişkin düşlerin şiirleri vardır sadece. Ama içimizin çiçeklerii olup her mevsim açar. açar ama yine içimizde. Tebrikler Hasan Bey.