Utanır mısın

Göremedim yüzümü şehrin imansız kalabalığında
Akıbeti meçhul nefesler alan ben miyim
Anarşist adımlar atıyorum oysa böğrüne basıp taşların
Kaldırımlar yaralanıyor serçe kımıldamıyor

Ben var mıyım


Oysa avuçlarımı görüyorum ayna akslarında
Dualarım var mabetlerin giz kıyılarında
Saklı kentin ahalisi değilim ki kızgın gecelerde buharlaşan
Buradayım bre yitik limanın tam orta göbeğinde

Neden basıp geçiyorsunuz üzerime
Ak yelekler giydim ipek fanilalar üzerine
Yeter kirlenmekten bıktım kirlenmişliğiniz ile
Sokup pabuçlarınızı deniz köpüklerine öyle yürüsenize

İmanınızı mı kaybettiniz
Şehrin sırtını çevirip kıbleye
Bu nafile secdeler niye, kime
Aç kalıyorsunuz iftarlara beyhude

Açlaştırdığınız
Yüreklerinize su dökün nehirlerden zemzem diye

Gözleriniz yıkansın
Gusül arınmalarında

Gül kurnasından gül tasları dökünün
Kırk kere gözünüze
Kırk kere yüreğinize

Açılır belki gönül gözünüz
Çamurlarınız dökülünce dizlerinize

O zaman utanırsınız
Terk ettiğiniz şehir mezarlığında
Baba kabrine düşürürken al yanaklarınızı.

26 Temmuz 2012 941 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar