Uyku
içi geçince
başının üstünde bir pencere
hem var hem yokmuş gibi
elleri uzuyordu boşluğa doğru
geçti kuş sürülerine çarparak
ağaçlara da değdik dedi içinden
bunu nasıl unuturum diyene kadar
bulutlara öyle çabuk geldik ki
düşüyorsun hiç bir yerden
korkusuzca ve özgürce düşüyorsun
en güzel şey hatırlamamak sonrasını
başka bir çağın yeni dalgaları
ilk göz çığlıklarını yayıyor göğe