Uykusuzluk Ve Gözlerin
her gece uykusuzluğa mahkum bir ben bıraktın ellerime
gözyaşlarım kadar masumdum aslında
ve hüzünlü gözler ardında
ne güzeldi sevmek imkansızı
sana ulaşamamak nasıl şehvi...
bir gün geçtin önümden
ve baktın gözlerimin en ücra derinliğine dek
ve her gece uykusuzluğa mahkum bir ben bıraktın ellerime...
bakışların kadar arsızdı yürüyüşün
her adımın bana bir seslenişti sanki
her üryan gelişme siluetinden ibaretti
orospular bile kıskandı gözlerini
belki öyle şaşaalı değildi gözlerin
ama sadeydi
dünyanın tüm şatafatından sıyrılmış gibi
kapattığımda gözlerimi gözlerimde gözlerin
ve her gece uykusuzluğa mahkum bir ben bıraktın ellerime...
hiçbir göz;
tutmadı gözlerinin yerini
ki artık ben de
çakma bir şair gibi
süpürdüm piç kalmış sevgilerimi
neden bir ananın bile bile sancısını
rahmini yorduğunu
çocuk doğurduğunu
anlıyorum şimdi
içindeki aşksa eğer
ha doğum sancısı ha ölüm
bir de sen bilmezsin
insan ne kadar istese de
öldürmüyor özlem
ahh uykusuzluk
ve gözlerin...
en uhrevi anlarımda bile arsız gözlerin
ve her gece uykusuzluğa mahkum bir ben bıraktın ellerime...
destina