Uzak Dilemma
uzağız artık kalan günlerler,
uzağız hal hatır soracaklardan,
ardımızdan bekleyeceklerden,
konduramayacaklardan adımızı,
bir başkasına teslim olmayacaktan,
sönmekte olan bir mumun işığı kadar
sessiz
yorgun
gene de savaşçı
ama uzağız...
kendine iyi bak demeyecek kimse
ve hiçkimse sarılmayacak son defa,
gözlerinden okumaya da çalışmayacak
ardı sıra uzanan karanlık dağları
o dağlarda toprak kıraç ve
kazısan tırnaklarınla avuçların kanayacak
gene de bir filiz yeşermeyecek
bunu görmeyeceksin, ben de dahil
kimse bikmeyecek çünkü uzağız,
avuçlarındaki nasırı da bilmeyecekler
ve böylesi dahi iyi temiz kalsın!
bundan sonrası ıssızlık,
bundan sonrası ebediyet,
canını acıtmalıyım bir şekilde
günahlarını benim gözlerimden görmelisin!
konuşman manasız dudaklarını mühürledim
bana ağit bütün söyleyeceklerin çoktan,
hepsini ezbeledim ve bir o kadar da and içtim
gene de kusturamadım sensiz seni senden.
bu yüzden daha da uzaklaştım.
yürüdüğüm yolları karambole seçtim,
hiç bakmadım bastığım taşlara
nereye götürürse götürsün,
hiçbir kaldırıma sana olduğum kadar
yabancı değildim ve bilinmedik
hiçkimsenin sırdaşı olmadım
ya da vazgeçilmezi.
onlar bana arkadaş ve dost dedi,
ben onlara kardeşim dedim,
ama umursamadım içten içe
bu dünyayı umursadığım kadar
veya romanlarını baştan sağma
yırtıp atıp düşünmeksizin...
uzaktayız çok senden de öte
sende uzaktasın
ama en çok da ben,
bir ölümlünün erişebileceği
en uç noktadayım;
gözlerime iki dinari koy,
beni ölümün ve hayatın ötesine serbest bırak!
öğrendiğim herşeyi saklıyorum avuçlarımda,
sımsıkı tutuyorum gözlerinden, saçlarından uzakta
içimi kahrolasıca bir köpek gibi titreten her yerinden.
sen hala yıldızlarda arıyorsan cevabı bulamayacaksın;
çünkü ben bütün içimi içine sakladım,
sığmayacağını bildiğim halde
ve bir mum var ki
o söndüğünde bir daha asla göremeyeceksin...
uzun solukluyu, belli ki ahengi yakalamıştı içselleşen kelimelerin tonları. Olduğu gibiydi şair, akıcılık katmıştı şiirine. kutladım sevgiyle.👍😙👍