Vakit Yok Artık

Vakit yok artık
İki kaşımın arasında nefes alan nefsim
bakışları kesilen adımlarım
gözlerime basmadan ve acıtmadan rengini

İsmini saklayarak gelir ölüm ecelin koynunda
yüzünü de saklar kimse görmesin diye AZRAİL,den başka
bazen ayında, bazen rayında, bazen tadında,
bazende en sevdiğimin kılığında gelir
otuzumda

şimdi birşey yapmadan hiçbirşey oluyorsun ya
gölgemin gölgesi yok artık zerremin okyanusunda

Çenemde ölümün çıkmayan izi
dişlerimde öfkemin çaresiz bekleyişi
canımı yakmak için bekliyor acının efendisi

Vakit yok artık
Ben kendimsiz kaldım
hücresiz tensiz
küçüldü sanki boyumun her zerresi
saman alevi gibi
samansız kaldım bir atın iştahında

yeryüzü gökyüzü bütün gölgeler ölümlü
salıncak kurmuş sallanıyor gözlerimde yaşayan AZRAİL

Bütün renkler kendinden kaçıyor
siyahın kaçacak yeri yok
zehrine aşık dumandan başka
Şimdi beni soran olursa
isimsiz mezarların soluklarında
günümün yok ertesi
tatlı bir meltemin kanatlarında

Vakit yok artık
Su ölüyor can çekişen boğazımda
iğneler batıyor topuklarıma
soluklarım kendini alamayacak bir daha
alev alev yanıyor gözlerimin bebeği
yandıkça gülümsüyor sanki bakışsız

Zaman hızla kendinden uzaklaşıyor
anlar buz tutmuş sanki
damlıyor saniyelerin alnına
dakikalar da gözlerini kapatmış saatten mezarlarda

Dünyaya ait ne varsa
neyin gölgesi neyin sesi
şimdi dinliyorum
huzurlu bir Pazartesi

Vakit yok artık
emekleyen bebekliğimin
ihtiyarlayan nefesinde

Kendiyle övünen bembeyaz tenim
şimdi vişne çürüğü etim
ceviz kokan tabutumda
içine girdim gözlerim dışarıda kalsada...

31 Aralık 2010 20 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)