Vav
Gemiler, sensiz yanaşır
Rıhtımlarına yalnızlığın.
Bebeler, sensiz ağlaşır
Yokluğuna anaların.
Tohumlar düşer sensiz
Soğukluğuna sabahların
Ve
Yorgun yağmurlar ağlar
Üzerine yorgunluğumun...
Kevser şarabı içen gözlerimde
Yollar da eskidiler.
Tenler giydirip ışık demetlerine
Varıyorum tılsımlı iklimlerine...
Ezelden ebede,
Çığırtkan bir sevdanın
Dört dörtlük senfonisinde çalınan
Ve çalındıkça gizemli notalara bürünen
Kalbim, ah kalbim!
Kalbimin üzerindeki sızıları al!
Ve ayaz kesiği ellerimden
Nasırlı ağıtları...
Sen, hep bir adım yakın bana
Bir, adım var dudağında...
Ben,
Yollardan beklenen biliyorum...
Özümden damıtılan öz'üm...
Kuyuya atılmışım ilkin
Pazarlarda esir düşmüş bedenim.
Peşimde Züleyha
Zindanlarda bir Anka...
Heyhat!
Nefeslerinin yangınlarında bir tenim.
Huzura vardığımda
Getirdiğim
Bil ki;
Bir demet gül misali
Vav'ım...