Vaveyla
Uzaktan seviyorum
Uzaktan,çok uzaktan
Bir parmak kadardı
Belki hayallerim
İzlerdim her dolunay çıkışında
Kayıp gitmelerini
Biliyorum
Bilmek istemediğim her şeyi
Ya da susturmak istiyorum
İçimdeki vaveylayı
Kuru dalların çatırdaması gibiydi
Kalbimin kırılışı
Yalnızım
Gözyaşı dökecek kadar
Geceleri yıldızları sayacak kadar
Şu payidar süveyda misali
Yalnızım
Hani merdiven çıkarken
Boğardı bizi gri dumanlar
Hani kuytu kuyularda yüzerken
Sarardı bizi karanlıklar
Bırakıp gitmiş
Koynunda kokusunu
Gözlerinde mehtabını
Bırakıp da gitmiş
Şimdi alaca karanlıktayım
Her taraf tuzak
Her taraf mavi
Soğutur kanımı hilal
Güneşin inadına
Kaç güz geldi,geçti
Yine dökülmedi mi yapraklar
Yağmadı mı gökten damlalar
Peki neden tütmüyor yaşamın gayesi
Sigaramın ucundan
Kapanır kırmızı perdeler
Kapanır meyhaneciler
Ve yine yumar gözlerini
Okaliptus ağacındaki baykuş
Artık yazmaz oldu kalemim
Belki dili lâl olmuş
Belki de sözcükler uğramaz olmuş
Yine kum tanelerini basıyorum
Elimdeki simidi martılara atarak
Mavi pantolonluyu özlüyorum
Batan güneşe göz kırparak
Ve düşüyor gönlüme
Bahar gelemeden ilk cemre
Tutuyorum son dileğimi
Kayarken yıldızlar