Vazodaki Papirüs
güçlü değiliz
zamanı yeniden yaşayacak kadar
olsa olsa
eskimişliğimizi pekiştiririz
tesadüfi bir kahve sohbetinde
ve telvelerden not düşeriz
papirüs'ün bir köşesine
geçmiş
ne derin sözcük değil mi
derinliğinde bir yerlerde
yaşananların taze kokusunu barındıran
biliyorum karşı çıkacaksın buna
ama
hadi çık gel içinden desen
hiç olur mu o günkü gibi
geçmiş işte can'ım
almış saklıyor içinde bir şeyleri
belki de öyle kalması icap ediyor
hani dokunsan solup gidecek belki de
şimdi içinden diyorsundur
bilemeyiz diye
yaşamadık ki diyorsundur üstelik
ikinci baharlara yazılmış çokça şiir
çokça da hikâye okudum gülüm
çok azı ama çok azı
şu an yağan yağmur kadar
gerçekti
ve pek çoğu her şeye rağmen
mutlu sonla bitmiyordu
bilemeyiz diyorsun
denemeden bilemeyiz
hiçbir şey zamanın derinliğinde kalanlar gibi
olmayacak ama
hadi denedik diyelim
göze alabilecek miyiz
hem de yanyanayken
hayallerimizi zamanın derinliklerinde bırakmaya
hiç bir zaman bize eşlik etmeyecek
eskiden bizimlerimiz
ve biz en çok eylülde üzüleceğiz
geçmiş işte
bizden almış bizi
ne yaparsak yapalım
gücümüz yetmeyecek
zamanı kendi zamanında yaşamaya
sana hayal kırıklıkları dolu
ikinci ve daha yakın bir geçmiş bırakmak istemiyorum
bizden geçmiş gülüm
bizden biz geçmiş artık
bundan sonra
ne şiir açtırır hasret çiçeklerini
ne de rakı daha fazla soldurur
iyisi mi iki vazo alıp bölüşelim zamanı
ve de günü gelince ölümü
Tebrik ederim Hüseyin şairim. Yine şiir okuduk sayfada. 🧿
Tekrarı olmuyor zamanın. Zamanı farklı bir boyut olarak algılasak da, her boyutu içine alan ana boyut gibi düşünüyorum bazen. Şiirin vurgusunu yaptığı gibi aynı kalmıyor hiçbir şey. Çok güzeldi şiir, kutluyorum kaleminizi. Sevgiyle.