Vefa
Anne
düşler sokağından dönüyorum artık ben
ya ellerimden tut
ya başımı yasla omzuna
ama ne olursun beni avut
bir yanılgıdan dönüyorum
dilimde tüm nameler bir hastalık tadı şimdi
ağır dalgalar çekiyor beni zamanın karanlığına
bir ışığa kapılmıştım
bir sese inanmıştım
ve sanki yanılmamıştım
aldırma ellerim, yüzüm yara bere içinde
aldırma yüzümde bir ustanın elinden çıkma hüzün
dallarımda ölü kuşlar ve göğümde kararmış olsa da bulutlar
son çarem, solmasın o güzel yüzün
anne
belki iyi olamaz yaralarla dönüyorum
dilim varsa söylemeye öldür beni isterdim
ben vefanın bir kuyuda boğulduğunu gördüm
sırtlanlara yem edildiğini
paramparça olduğunu gördüm, çirkin, kanlı ağızlarda
ben ihanetin o pis kokulu nefesini duydum
bir kara gölge gibi ardıma dolanan
çatallı diller gördüm öptüğüm dudaklarda
beni öldür isterdim anne
gücüm yeter mi bunca hatırlamaya
mazi dumanlı bir yangın yeri sanki
küller ve acı bir koku
onun adı bir küfre benziyor sanki
andıkça sırtımda büyük bir sancı
tüm yaralarımla kapına düşüyorum
kim sarar gayrı senden başka
ellerin kirlenecek, için yanacak
söylemiştim diyeceksin ama
annemsin sen
ve yalnız sende var hala
su gibi duru bir vefa
aldırma ellerim, yüzüm yara bere içinde aldırma yüzümde bir ustanın elinden çıkma hüzün dallarımda ölü kuşlar ve göğümde kararmış olsa da bulutlar son çarem, solmasın o güzel yüzün