Vicdanın Kıyısında
Aylan 'a
I.
hatırla kaç çocuk, kaç ergen çığlık dudaklarda
hatırla erinme kaçı sâbi mesela
kaçı değnekli, değinmeksizin suya sabuna
kaçı kara kışta kara yağız
hatırla ve soluk benizlileri çıkar aradan
Aborjinleri, İnkaları ve Aztekleri de
hatırla kaçı kendi yurdunda parya
kaçının elleri cebinde
ve parmak uçlarında asayiş berkemâl
kaçı adam
kaçı adam olacak çocuk mesela
II.
gün batımı sahilde yol gözleyen çocuk
bekledim seni, elinde ekmek babamı bekler gibi
yorgun argın, elleri tütün kokan babamın
tütün çürüğü nefesinde pusuya yatmış açlık gibi
alnının teriyle gel e mi? akşamüzeri fabrika yollarından
yine inatla gökkuşağı gibi renklerimi giydim bekliyorum
bana merhaba de, seni ülkem gibi seviyorum de
ağlarsam affet, ağlarsam sustur, ağlarsam güldür beni
III.
lütfen buraya bakın, burada, bu kara toprağın altında
bir gün doğumu daha yaşasaydı;
ülkenin bütün nehirlerini ezberden maviye boyayabilen,
ve bunu yaparken ağız dolusu gülebilen
fabrika atıklarına maruz kalmamış, biri büyük diğeri ortanca
iki menderes gibi kıvrıla kıvrıla büyüyen
büyüdükçe rakımı yüksek dağlarda kuşbakışı hayaller çizen
ve iki kaşının arasında, ışıklı metropoller gizleyen bir çocuk yatıyor
ki o çocuk açlıktan tokluğa vizesiz geçerken öldürülmüştür...
ve muasır medeniyet gereğini düşünmüştür;
tabutuna loş bir fotoğraf ve bir yazı iliştirerek:
' çocuklar ölmesin, şeker de yiyebilsinler '
özlüyoruz...
Yazmak istiyorum ama utanıyorum insan olduğum için bu dünyada! Ne güzel kaleme almışsın, emeğine yüreğine sağlık... Vicda kelimesinin anlamını bilmeyenler var ya , ah onlar... Diyecek hiç bir şey bulamıyorum...
Ağlamıycam 😔
Bazen seksenleri düşününce biz şans eseri büyüdük diyorum. Çünkü hep kapıdaydık ve paslı çivilerle, tellerle hatta kişilerle karşılaştık o yaşlarda. Ama sonra bir bakıyorum şimdiki çocukların bizimki kadar bile şansı yok. Ne geçmişi çok övenlerle ne de her şeyi yerenlerle hiçbir zaman hemfikir olmadım. Her dönemin iyi ve kötü insanları, olayları, savaşları oldu diyebilirim sadece. Ve en çok etkilenen de çocuklar ve hayvanlar olmuştur maalesef bu olumsuzluklardan. Aylan bebek de hem çok şey anlatıyor, hem de hep eksik kalıyor içimizde. Ve daha niceleri Aylan bebek kadar. Tebrik ederim Nazım bey. Yüreklerimiz dağlandı şiirle. Çocuklara şiirlerimizde değinebilmek bile o kadar önemli ki. Unuttuklarımızı hatırladık tekrar. İçinde; şefkat, merhamet, vicdan barındırmayan hiçbir sevgi, sevgi değildir ya da aşk. İster insan için, isterse toprak için olsun bu sevda.