Viskozite
Göklerden bir emir mi indi de
Bahar, tabiatı dolaşıyor gözlerini görmeden
Ve sen, sen mi aktın da bu topraklara
Tam göğsümden kilitlendim çiçeklerinin zırhına.
Nerelerden geldi bu masum gözyaşı
Düştü çukurlarıma,
Nerelerden geldin sen bu vazgeçilenlere
Nerelerden geldin de temizledin çirkinlikleri.
Denizlerin suları mı çekildi de
Balıklar adını söylüyor
Ve sen, hangi duayı ettin de
Yağmurlar indi, gitti hüznümün çoraklığı
Nerelerden geldi bu evrilmiş mutluluk
Yerleşti kemiklerimin ince sızısına
Nerelerden geldin sen bu bozukluklara
Nerelerden geldin de çözdün tüm kötülükleri.
Bir çığlık mı değen kulaklarıma
Yoksulluğumun çığlığı
Ben burdayım, ellerinin arasında
Sesim berrak, köprüler beni bekliyormuş,
Tut elimden geçir karşıya.
Bir yangın mı tutuşturan tenimi
Varolmamın kor ateşi
Ben doğdum, sevginin kucağında
Sesim tutsak, hayat beni bekliyormuş
Al bu olandan bitenden yaşat dünyanda.
Bir korku mu saran ruhumu
Vazgeçilmişliğimin korkusu
Ben kaçıyorum herkesin sözlerinden
Çağır beni düşlerinin uykusuna
Sar bedenimden uçur sonsuzluğa.
Ben seni çok sevdim de
Ondan mı yaratıldı dünya
Ve sen, sen nasıl güldün de
El pençe divan kaldım dudaklarının arasında
Nerelerden geldi bu ağdalı tutkunluk
Yapıştı kuyularıma,
Nerelerden geldin de sen değişti fizik kuralları
Nerelerden geldin de atlattın boyutları.
Ben özlemi çok bekledim de
Öyle mi bitti ayrılıklar.
Öyle mi başladı zaman.