Vurasım Var

Çıkıp dağa vurasım var güneşi
Şahin kayasından
Tek kurşunla

Sürüp barut kokusunu
Mor taşlar üzerine

Düşüresim var aydınlığı
Nehirlerin maviliğine.


Süpürsün bre
Süpürsün
Karanlığın insafını, senide katıp içine

Ağustos oruçlarında çatlak dudaklar kadar
Kurudu bu şehrin ırmakları

Kavruk sazlıkları ıslat hadi
Öpüp kırsalların tortusunu


Ey göç toprakların
Asi kırmızısı

Benzi soluk gamzelerimde biriktir
Dudaklarının kokusunu.


Islanalım
Yaban sevişmeleri gibi
Kasıklarımızda sancılansın hasretlerin soğuk geceleri

Biz doğuralım bre
Bizden vazgeçen bizler düşsün ana rahimlerine

Piçleşsin
Puşt sorgular
Sırtıma yaslanan dağlar kadar kocaman.


Tırmanayım
Sarp doruklara
Avucumda kor demirden kabza

Vurasım var güneşi
Şahin kayasından
Tek kurşunla...