Yabanci
Vakit gece yarısı yabancı
Akrep geceyi çoktan aşmış
Ben bekliyorum şaşkın şaşkın günün orta yerinde
Bu gece de uyku yok gözlerime
Bu gece de sus pus olmuş dilim
Bekliyor bütün uzuvlarım
Ruhum sancılarla kıvranırken
Şimdi kapıma sen gel yabancı
Dudağında her zamanki kuru tebessümlerinden bir demet
Ben ne idüğü belirsiz bir suratla açayım kapıyı
Karşımdaki sen bir demet versen yanaklarındakinden
Ben kendime gelsem
Bütün duvarlarını yıkıp gelmişsin yabancı
Bizim evin caddeye bakan bir balkonu var
Ne çok büyük ne de küçük
Sığarız mutlak bir masaya seninle
Kader bu ya,ille de aramıza girecek duvarlar
Yahut masalar
Şöyle tavşan kanı bir çay senin için
Bilirsin ben çay içmem
Bana da en sertinden buz gibi bir su
Sen çayını yudumlasan ben suyumu yudumlasam
Başlasam konuşmaya yabancı
Onca hasretliği döksem ortaya
Ben konuşsam sen sussan
Ben konuşsam sen sussan
Öylece baksan bana,sadece baksan
Ne çok yakışıyor oysa sana susmak
Sahi sen kendini susarken izledin mi hiç yabancı
Geçen gece rüyama girdin
Sırılsıklam olmuşsun ama neden bilmiyorum
Üşüyorsun,bütün bedenin buza kesmiş adeta
Ellerini tutuyorum,ısınmıyor
Yanakların desen donuyor
Konuş diyorum sana,ses yok
Konuş diyorum yabancı sana,ses yok
Dilini yutmuş gibi bakıyorsun bana
Susuyorsun
Ne çok yakışıyor susmak sana
Görmelisin yabancı
Ben konuşmaya devam ediyorum
Sen bir cigara çıkarıp yakıyorsun
Dertli benim,efkar seni basıyor
Belki uzanıp tutmak istiyorsun ellerimden
Kim bilir,üşüyen ellerinle üşütmek istemiyorsun belki de
Nihayet ben bitiriyorum
Sana bırakıyorum geri kalan sözleri
Sen efkarlı efkarlı bir cigara çektikten sonra
Başlayacak oluyorsun konuşmaya
Tam başlayacak oluyorsun
_sus diyorum sana
Sus
Susmak sana yakıyor
Gel yanıma,uzat omuzlarını yabancı
Ben ağlayım,sen sus bu gece
Sana susmak yakışıyor yabancı