Yağmur Ertesi
Yedi renkli buhar olmuş gözyaşları gün ışıklarıyla
göğün hırsı şimşeklerdeydi
gök gürültüsü
kaşları arasından şaşı bakan korla yıkanmış göz kapaklarından
süzülürken buğu kıskanç bir damla olup gizlice camda
erirken çapkın bakışlar bulutların ardında
birden seğirdi güneş kirpiklerinin altına
bakışları dondu bir serçenin
çok açtı
düştü toprağa.
Hani yeniden umut çiçek açacaktı ovalarımda
şimdi gonca veren dallara hüzün bastı
nereden geldi yedi renkli bu ölüm gökkuşağıyla
kirlenmiş her şey
her yerde zehir
ve her yer beton.
Naylon dereleri akıyor artık çöp konteynırlarından denizlerime
petrol deryasından
havada ölüm
toprakta
kirlenen insanlarla.