Yağmur Kolyesi
-şimdi mevsim sensizliğin ötesinde gözyaşını içmekte-
kaç yıl oyaladım yağmuru çoğalan mendilime
yokluğunun sancısı içimi oyarken.
sesinin şefkatinden uzak
anılara tuzaktı dilimde topallayan sözlerim
vakitsiz bir akşamüstü
göç edince uzaklara gözlerin
sobeledim acıların izinde hüzünleri...
yalnızlığa sığınan bir gözyaşıydım dilsiz gecede
ve hala özlemin bir alev içimde...
-ateş besledim yokluğunda geceyle birlikte can kafeste-
şimdi içimde deniz fırtına öncesi
med cezir sularda çırpınmakta gözbebeğim
sensiz hayat her zamankinden daha merhametsiz
kanatlarına sığınmak özlemi kanatıyor yüreğimi
unutmak mümkün mü
hayatın bileğini sevgiyle büktüğünü
ve yüzünün ipek yolundaki o tatlı tebessümü
şimdi kim tutar olmayan elimizden
dikenli patikalarda dizlerimiz kanarken
çocukluğumun kekik kokulu tepesi
sana ninni söylerken
çığlığımın yankısı kulağına gelir mi!
sensizliğin kasırgasında titriyor güneş
ıssız yüreğime ağlamayı öğretirken...
şimdi mevsim sensizliğin ötesinde gözyaşını içmekte
boynumda senden armağan yağmur kolyesi
zaman körüklerken hasret ateşini
özlemin resmini çiziyor toprağa kirpiklerim...
n'olur söyle!
kaç sancılı söz oyalar ki
yağmurların boğduğu mendilimi!
Dilsiz bir gece ve yalnızlık
yağmur gibi gözyaşlarıyla ıslanmış mendil evet
acının tarifi varmı? Hüznü büken örs neresinde hayatın.
Sökülen yerlerimizi hep gül kokularıyla dikmeye çalışmamız boşuna değildir. Durmadan eskiyen yanlarımızı soyunuruz ama sıyrıklar eksilmez bedenden.
Duygu tını yoğun bir şiir
kutlarım şairini dostlukla
yağmur kolyesi... yağmurla oyalanan mendil... şairin hediyesi; lal olup şiire, susan dil...
Tebriklerimle,