Yakamoz Çiçeği



sonra akşam olurdu 

eve dönerdim koşa koşa 

evde sen vardın çünkü



her sabah yolcu ettiğin gibi

pencerede beklerdin her akşam dönüşümü

karşılıklı şarap içmelerimizin refakatçisi 

o şamdanın dumanında bana sarılma ritüelin

mutfakta silüetin

koridorda ayak sesin

her yerde kokun olurdu

masadaki tek bardak çayın buğusundan öperdin



sonra yetmezdi evdeki yokluğun da

şehre inerdim

boydan boya şehirdin çünkü bana

şehir yok olurdu yokluğunda



dudaklarından yayılan huzurdan vardı şehrin nefesinde  

ilk başta derin derin soluklanır ferahlar

sonra sonra tıklanırdım 

her iç çekişimde efkârdan



sonra

heyyy ay

heyy siz 

kurumaya yüz tutmuş çiçekler merhaba

üzmeyin kendinizi lütfen az kaldı bahara

hu huu nöbetçi kumrular 

size de merhaba uyumamışsınız hâlâ 

sana da merhaba meczup amca 

iyisindir inşallah

heyy 

sen 

rıhtım 

pişşt bak burdayız merhaba

sana da merhaba emektar vapur

ve siz 

bize duvar ören yüce dağlar 

sen 

uçmaktan bitap düşmüş ihtiyar martı

hepinize milyon kere merhaba

derdim gecenin bir vakti merhaba



sonra utanır susardım

çünkü 

senin repliğindi o tüm merhabalar 



ben yürüdükçe ağlardı 

bir vakitler el ele yürüdüğümüz kaldırımlar

vitrin camlarından seyrederdi bir başınalığımı

yıllar önce geçerken cama düşen gölgelerimiz 



benim yüzümde tebessüm 

ellerinin sıcaklığı olurdu çünkü rüzgârda 

elimi tutardı rüzgâr 



sana benzerdi 

denizin yakasındaki yakamoz çiçeği

sana benzerdi mehtap ve bulutlar

seni arardı yanımda dalgalar

gittikçe şehre benzerdim 

tıkış pıkış ve pasak içinde



sonra bir bakardım ki şehir bitmiş

ben kaybolmuşum

ağlardım 

güneş gülerdi o sırada

solardı yakamoz çiçeği

susardı deniz

üprerir 

tükenirdim sabahın koynunda 

sensiz tüm çıplaklığımla



eskisi kadar inmiyorum artık şehre

hatta merhaba bile demiyorum 

ne martılara ne kumrulara ne ay'a ne vapura

~~ her sabah peynir ekmek verdiğin 

~~ o meczup amca da görünmüyor niyeyse haylidir

~~ belki de seninle aynı yerdedir



evet eskisi kadar inmiyorum artık şehre 

alıştım çünkü hepsine yokluğuna

alıştım çünkü   

ne şehir aynı şehir sensiz

ne ben eski ben

ne de kalbim eskisi kadar güçlü



bıraktığı yerden devraldım 

meczup amcanın nöbetini

bekliyorum sana varacağım günü







...

07 Eylül 2024 276 şiiri var.
Yorumlar