Yalan Yıllar
Dostum,
Sabahın yüzüne vurduğu güneşi
Dertli odanda karşılarken sen,
Kavanozundaki misketlerin sayısı kadar hatırımdasın demiştin.
Biliyordum unutmadığını,
Yüzlerce camdan kalbinin olduğu hatıralarımızı...
Bağlarken ayaklarımı sicimlerin yalnızlığına
Küçük gözlerine kıyamadığın Violet'ine bakarken sen,
Unutmuştun ayaklarımın yandığını asfalttan
Ve ben ilk yaramı senden almıştım...
Kanayan dizlerimizi yapıştırıp birbirine,
Daha ne kadar düşeceğimizi bilmeden,
Kardeş olmuştuk kanımızca.
Bize benzeyen yarınlara küsüp,
Kıskanırdık elma şekeri satın alan yukarı mahalle çocuklarını,
Ve bu yüzdendir kırmızının içindeki beyaza düşkünlüğümüz...
Sirkeci' de bir bankta otururken,
Beyaz saçlarını bırakıp avuçlarımın içine
Sadece senin görebildiğin yerlerden seslenmek için sana
'Geliyorum' demek için bulunduğun ülkelere
Karşımda silüetin ve inadına gülümsüyorsun yarınlarıma...
Elimde tükenen kalemin,saçların ve sen!
Bir pazar bulmacası gibi takıldın aklıma...
İyi ki doğdun adamım! İyi ki tanıdım seni!
Yattığın yerde huzurla uyu,
Uykunu bozmak adına geleceğim yanına.
Sen bensiz, ben sensiz daraldı bu dünya!
kırış ,karış insandı, dosttu şiir.... toprağı bol ola..
Dostun dostluğun acısı:(
Mekanı cennet olsun.