Yalnızlığım Arabamdaki Sessizlik
arabamın ön koltuğunda sen varsın
sürüyorum gözlerim yolda
sahi neydi senin adın
çok uzaklardan başladı yolculuğum
anılar yığılmış anılar üstüne
basma sandığı gibi eski karımın
anıları tek tek yeniden katlasam
bulurum belki ismini
galiba benim ilk sevdiğim kızdın
akşam sabah beni diri tutan
yüreğimde tatlı bir sızıydın
yağan yağmur delip geçiyordu meşe yapraklarını
derenin teknesi dar geldi birbirini kovalayan suya
ve ben seni düşündüm
seni düşündüm bir başka ağacın altında ıslanmanı
seni düşündüm ıslak elbiselerin altında
ıslaklığın hayasızlığında göğüslerin, kalçaların
utandım
demek bir zamanlar benimde varmış
ayıbım
sahi sen var mıydın o zaman
kirli yağmur suyunu üstüne döken meşenin altında
çocukluğumu mu yaşıyorum yoksa bu saate
arabamın sağ koltuğunda siyah saçların vardı
güzel de yanakların
minik ellerinin rengi takıldı gözlerime
gözlerim kaçtı gözlerinden
camın aralığından giren rüzgar dağıtıyor saçlarını
ben kendimde kendimi kaçırıyorum seni üzmekten
sahi sen bir gerçek misin
var mısın sen
içimde tufan var yolların tozu dumanı önümde
senin sevgin suskun bir çiçeğin açışında nöbette
yüreğin konuğu olmuş yüreğimin
renk vermiş yanaklarına
bir gülümseme dudaklarında
yoluma aydınlık ışığı gözlerinin
bu yolculuk bitecek
tüm yolların bir bitişi vardır illa ki
gözlerin bir birine düşüşü müdür yolun sonu
yoksa aramak mı çoktan kurumuş derenin suyunu
arabamın sağ koltuğu baktım boş
senin varlığın bir hayal mi yoksa
yoksa bitmemiş sevgin mi oturmaktaydı koltukta
beynime taht kurmuş unutulmazlığın mıydı
ismini arıyorum eski karımın basmaları arasında
sonra iz süreceğim adresine doğru
boya süzeceğim
gözlerinin karasından saçlarının beyazına
genç olacaksın yüreğimde kaldığın halinde
kaçıracaksın gözlerini gözlerimden
utancın renk olacak yanaklarında
o güzelliği ben de göremiyorum
gözlerim ayaklarımda
dilimden 'seni seviyorum' ha çıktı ha çıkacak
senin duraksaman da benden bunu duymak
bir baktım
koşuyorsun yengenin peşinden
dalgınlığımda gelmişim gişelere
baktım boş sağ koltuk
telefonum çaldı
kaybolup gitti üzerimdeki çocukluk
bir başka geliyordu nefesin
kaçıp gittiler tüm cinler
kulaklarımı okşarken o güzel sesin.
hayır
bu ses benim beklediğim ses değildi
ağaçların kirini yıkayan yağmurda ıslanmamış
elbiseleri etine yapışmamış
ben de bakmamışım ki utanayım
hatırladım sesi
bir zamanlar gülüşü hıçkırık iniltisi çıkartıyordu
oruç ayının ilk günüydü
kollarını boynuma doladığı gün
sahi sen tansaş önünde öldürülen kadın değil miydin
demek hala yaşıyorsun
sevindim
sahi
hala şiirler de yazıyor musun
şiirlerini özledim
hadi git ben seni zaten çoktan sildim
kesildi kulaklarımda uğultu
sakinleşti yüreğim, bitti hayallerim
gözlerimin sisi uçtu
çoktandır sevdiğim bir gerçek var benim
sevgiyi hakkeden bir gerçek
yalnızlığımdı arabamdaki sessizlik
10 mayıs 2010-05-10 Çatalca-İstanbul
rahim recep akdora
yine dolu dolu bir yürek sesi....
yine sevmenin en vefalısı...en içteni....
tebrik ederim hocam....çok güzeldi şiiriniz...👑👑👑👑👑
sevgiler
saygılar
çoktandır sevdiğim bir gerçek var benim sevgiyi hakkeden bir gerçek
yalnızlığımdı arabamdaki sessizlik
Çok güzeldi hocam, Final sanki beni anlatıyordu susmasın yürek kaleminiz...👑👍👍👍👍
Çok beğendim... Arka koltukda izliyordum sanki... Kutlarım. Saygımla...
canımsın dedecim
yüreğine kalemine sağlık
öpüyorum o mubarek ellerinden
👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍