Yarım Yamalak Kadın
darmadağın olduğum çöl iklimlerinde,
sesine susamışlığım gün gibi aşikar..
rüzgarda dağılan saçlarım gibi,
tenimin de ellerine ihtiyacı var..
seni hiç tanımamış olmak,
nasıl bir yoksunluk olurdu, kim bilebilir
tatmadığım o kırmızı şarap,
belki bir kadeh açlık, bir dilim susuzluk
ekmeğin kokusunu hiç bilmiyor olmak ...
cisminin, duygularıma hükmü imkansız..
ismini, hiç önemsemiyorum zaten..
özlediğim ne varsa, ılık akan gecemde
tutkulu bir dalgasın aşk denizimde
her gidiş, bir parçamı yollara savurdu
peşinden su döktüm, el salladım yine de
işte böyle, yarım...yarım...yarım...
yarım yamalak bir kadınım şimdilerde...
Yenilenmiş sözcüklerin eski medeniyetlerinde nicelerini öğütür doruklarını terk eden yıpranmış düşler. Ayaklarımızın altındaki pembe bulutların yeşile sevdalı savruluşlarıyla, kendi masalımızın hiç unutulmamış replikleriyle, hep aralık bırakılan kapıların miadı tükenmiş iç gıcırtılarıyla sararır yaşam yaprakları. Bir sevda ağlar asırların uzak saraylarında, riyakâr yalnızlığımızın sofralarında şölenler kurar, mavi etekli yaşamın kıraçlarında varsıl hüzünlere sarılarak ağlar. Tebrikler.
''SEVMEK ateşten gömlektir,üzerimize giydiğimiz Her yandığımzda, bir daha giyebilmek için delirdiğimiz..''
Bu hoş cümlelerin herbiri için ayrı ayrı teşekkürler CAN'IM.. Varlığın her şeye değer...
...
her gidiş, bir parçamı yollara savurdu peşinden su döktüm, el salladım yine de işte böyle, yarım...yarım...yarım... yarım yamalak bir kadınım şimdilerde...
Böylesine kısa anlatımlara hayranım, ne çok yürek sesi satırlar Sevmek cidden ateşten gömlek...
Hüzünlendim 🙂
Canım gönlüne sağlık. Sevgilerimle.
değerli hocam, dün okuduğum şiirle bugün okuduğum arasında fark vardı bana göre toka daha güzel yakışmıştı oraya ama sizin takdiriniz tabiki...
seni hiç tanımamış olmak, nasıl bir yoksunluk olurdu, kim bilebilir tatmadığım o kırmızı şarap, belki bir kadeh açlık, bir dilim susuzluk ekmeğin kokusunu hiç bilmiyor olmak...
(yazık olurdu sen sevmeseydim, Açık giderdi elbet gözlerim, Ne Kötü Tanrım Aşkı tanımadan ölecektim) dizelerimi aklıma getirdi. şiirinizi okurken aynı duyguyu hissettirdiniz bana .. ilhamınız bol olsun...
darmadağın olduğum çöl iklimlerinde, sesine susamışlığım gün gibi aşikar.. rüzgarda dağılan saçlarım gibi, beni de toplayacak tokaya ihtiyaç var..
Enteresan bir giriş. Güçlü, şaşırtıcı... Hayatta yarım yamalak kalan bir çok şey olabilir. Fakat yarım yamalak kalmış duygular olamaz. En azından benim düşüncem bu. Şiirler yerli yerince küpe, yerli yerince tokanız olsun. Saygılar.