Yarınlarımız (çocuklarımıza)...

Kâğıt parçalarında vuslat gizli,
Hıdrellez buluşmalarında.
nehir taşırken yüreğimin izini,
hoyrat bir el kaçırıyor,
öğreniyorlar,
sizi çok sevdiğimi,
bozuluyor tılsım...







Çiğ tanesi düşmüş saçınızın teline.
Ateş çiçeği açmış,
bakışlarınızda.
Ötelerde bıraktım,
güzelliğinizde hayat bulan kelimeleri...
Astım sizin için,
yuvasına dönmeyen,
güvercinleri






H a y a t;
Bir dağın yamacı gibidir.
Düştükçe tırmanmaya devam edersin.
Denizin köpüğü kadar sahtedir sözler.
Zamanla acılarla kardeş olursun.
Çölde savrulan kum tanesi gibi,
suda kaybolur yüzünüz.
Yaşadıkça,
ıssız bir gökyüzü çizersiniz avuçlarınıza...
Alışmalısınız,
yalnızlığa demir attığınız zaman...







A y y ü z l ü m;
Saçlarına kurdele takmadığın zaman
büyüyeceksin.
Salıncakta sallandığın gibi değil,
bebeğinle oynadığın gibi değil,
küçük yaramazlıklarla
yatağının altına saklandığın gibi değil...
İtirazların anlamını kaybettiğinde,
içinde bulacaksın kendini...
Anne olacaksın annen gibi.
Vatan demenin, anne olduğunu,
anne demenin Cennet olduğunu,
zamanla anlayacaksın






A y y ü z l ü m;
Sade ve dupduru yaşamalısın.
Fecrin serinliğinde tazele yüreğini,
yeniden kuşan geleceği...
Aç sandığını,
narin bir gergef gibi işlediklerin,
hayatın yanardağlar misali mücadelesi olsun...
Zırhını kuşan saldırıların en hasına.
Beyaz gelinliğin sembolün,
kuşağın itibarın olsun...
Namusunla tak ve dik tut başını...
Özgürlük için sırtlarında vatan taşıyanları,
destan yazanları,
unutma...
Beşiğini salladığın evladını,
kıtalar sallayacak gibi büyüt,
şerefle gezindiğimiz yerlerin ağıtlarıyla...







A y y ü z l ü m;
Martıların kanat sesleri kadar nazik.
Serçelerin ötüşleri kadar narin.
Bülbüllerin besteleri kadar gül.
Kelebek dokunuşu kadar zarif ol.
Ol ki;
Yıldızlar sararsın saçlarına.
En pırıltılı ziynetin olur ay.
Seni yazar sular yüreğine,
yakamoz ve dolunay...







A y y ü z l ü m;
Senden çalınan zamanlarla,
saltanat kuracaklar...
Soylu mücadele diyecekler adına...
Soysuz bir sömürünün,
kanlı izlerini taşıyacaklar,
sevgisiz büyümüş bu coğrafyaya...
Maziyle oynaşırken anılar,
sırtında yükün olsun tarihin...
Onun ağırlığını taşı ve yücel.
Yücel ki;
Nesiller aksın ardından...







A s l a n ı m;
Yere sağlam bastığın gün,
adam olacaksın...
Pedal attığın gibi değil,
misket yuvarladığın gibi değil,
pazılarını şişirerek,
ben baba oldum dediğin gibi değil,
çelik çomak oynarken kaçıştığın,
şen kahkahalarla boğulduğun gibi değil...
Demirden yelkenleriyle karşılayacak hayat seni.
Güçlü ve acımasız kollarıyla saracak
küçücük bedenini...
Patinaj yapmayacaksın bu yollarda,
düşeni kaldıracak,
mazlumun ahını almayacak,
yardım ederken yüreğini sonuna kadar açacaksın...







A s l a n ı m;
Türkü dinle,
memleket kokar mısralarda
musikiyi sev,
dinle, yâd et Itriyi,
mehter çağlasın kalbinde gür sesiyle,
Unutma kıyısından döndüğün Viyana'yı...
Unutma sana onur bahşeden,
atalarını...







A s l a n ı m;
Yıldızlara bakıp yol bulacaksın.
Göğün haritasını çıkarıp engelleri aşacaksın.
Denize kentler kurarak.
Karaya menziller koyacaksın.
Attığın tohumlar yeşerecek.
Yeşerirken sulayacaksın toprağı.
Söz olacak büyüyen ümitler,
ayak izlerini duyacaksın...
Karşılaştığın her engelden sonra,
şavkını sektirmeden yürüyeceksin...
Zafer denilen şey neyse,
mührünü vuracaksın...
Yükselmeyi cesaretle sindireceksin,
yenilgiyi de...
Büyüyen bir gelecek çizeceksin,
her çentik atılınca kirpiklerine...
Olgunlaşacaksın...
Bakışların emin,
baktıkların senin olacak...







Ç o c u k l a r ı m;
Sesinizi titretmeden kucaklayın insanlığı.
Yiğitçe ve şerefle kaldırın başınızı.
Defalarca kaybetseniz de içinizde azmi.
Birleşin el ele direnin hayata.
İnandığınız değerlerin mücadelesini verin.
Katmerleşsin acılar benliğinizde.
Tarihi değiştirmezseniz,
talihiniz de değişmez...
Alın Bayrağınızı düştüğü yerden,
dikilecek hangi burç varsa,
şerefle dikin...
Unutmayın ki;
Kimse size özgürlük vermez,
kimse size hak ettiğinizi vermez,
kimse size çalışmadan al demez,
kimse size kanının son damlasına kadar savaşmadan
burası Ülkendir demez...
Eğer yüreğiniz yetiyorsa,
mücadele edecek,
çalışacak,
savaşacaksınız...
Yapmazsanız, kaybolacaksınız...
Bırak tarihi,
talihiniz bile sizi hatırlamayacak...
Babanız her zaman...








Gaziantep
(Dipnot Düştüm Sadece)
(Beka Yayınları-2008)

21 Kasım 2008 140 şiiri var.
Beğenenler (5)
Yorumlar (13)
  • 16 yıl önce

    😙Çok güzel harika olmuş dilinize kaleminize ve emeğinize sağlık sayın hocam!👑👑👑👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍

  • 16 yıl önce

    😙😙😙😙😙😙😙 😅😅😅 👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍

  • 16 yıl önce

    A s l a n ı m; Türkü dinle, memleket kokar mısralarda musikiyi sev, dinle, yâd et Itriyi, mehter çağlasın kalbinde gür sesiyle, Unutma kıyısından döndüğün Viyana'yı... Unutma sana onur bahşeden, atalarını...

    Hocam saygılar...😙

  • 16 yıl önce

    ÖĞRETMEN BABANIN ÖĞÜDÜ İŞTE BÖYLE OLUR.HELE ŞİİRİYLE ÖĞÜT VERİRSE TADINA DOYULMAZ.

  • 16 yıl önce

    abi cok guzel anlatmıssın tebrıkler👍👍