Yayla Çiçeği
(Yayla çiçeği; helichrysum türlerine tüm anadolu'da verilen genel addır.ayrıca ölmez çiçek veya solmaz çiçek adlarıyla da bilinir. çünkü bitki kurutulduğunda çiçekleri parlak sarı renklerini kaybetmez, yıllarca saklanabilir. kendine has güzel bir kokusu vardır. falan filan...)
Bırak dağların en kuytu yamaçlarında
Rüzgara boyun büküp savrulmayı!
Sen sarısın.
Sen
Ağlayan bir kadın kadar sarısın.
Bardaktan boşalıyor
Kudurmuş gökyüzünün vâveylaları!
Varsın bir tek üstümüze yağsınlar.
Aldırma.
Sen bilmezsin intikamın tadını.
Ben toprakta yaşayan bir toprağım.
Sen köksüzsün.
Sen özgürleşmiş,
Sen koparılmışsın..
Bırak,
Kestirme sonsuza değen saçlarını!
Uzat efkarını dağların en kuytu yamaçlarına doğru.
Rüzgara boyun büküp ağlama.
Gözgöze gelmeyelim..
Sen nasıl olsa ölmezsin.
Sen ağlayan bir kadın kadar özgürsün.
Benim omuzlarımda türküler var.
Seninkinde bütün yükü ölümsüzlüğün.
Benim omuzlarım
Senin gözlerin gibi.
Kapa gözlerini.
İndir kaşlarını.
Kaldır törpülenmiş kanatlarını!
Sen bal ver,
Ben küfredeyim!
Yine de
Benim ölümüm gerçek,
Senin türkülerin yalandır.
Sen nakaratsızsın.
Sen ağlayan bir kadın kadar sahtesin
Yayla çiçeği!