Yeke Kişi Ağıdı
Karanlığı bile umut veren hoş bir odadayım
Sarısı eskimiş pirinç karyolada ağır hasta yatmaktayım
Cibinliğine bakirelerin işlediği mavi pembe kelebekler iliştirilmiş eski bir yatak
Gıcırdayan parkeleriyle ahşap bir hüzün var odada
Sen bana gelmektesin
Ellerin bana gelmekte
Ve her adımda bir on yaş daha yaşlanan ellerin
Yüzüme değdiğinde patlıyor birdenbire tuz buz oluyorlar
Bazı parçaları aşağıya birer şemsiye yardımıyla yavaş iniyorlar
Bir tanesi hiç ergen olmamış gülücüğümü taşıyor
Bir diğeri iç atlasımın merhamet dağlarını
Kimileri çok hızlı düştüğünden göremiyorum
O acelesi olanların kötü yanlarım olduğunu sadece tahmin ediyorum
Yüzümde delikli, irinli yaralarım var
İlacı ekşi elma olan bir hastalığa yakalanmışım
Sen kucağında koca yeşil elmalarla yaklaşıyorsun
Yaklaştıkça küçülüyor elmalar
Her birini bir deliğe bırakıyorsun
İyileşiyor yaralarım
Gülümsüyorsun
Gözlerin her zamanki gibi iyi geliyor
Uykuya dalıyorum
Uyanmak için
Unutmadım seni hiç
Sen bunu bilmiyorsun...
17.03.10