Yeksenak

Soyut betimlemelerin gölgesizliği vururken sırtına
İçine işleyen soğuğun yüreğini kuruttuğu oldu mu?
Gözlerin gerisinde kalmış itirafların şuh ifadeleri
Sarhoş masalarında ağlarken kadehlere
umutlarını günbatımına boğmuş rakkasenin
belinde aradın mı hayatı?

Ruhumu dansa kaldırdım
ıslak kirpikleri değdi tenime
Solgundu çorak çayırların gün doğumuna ektiği benzi
Üzerinde entipüften bir elbise
Eos'un gül yapraklarına takılmıştı bakışları
asırlar olmuş, ipeksi bir niyet dokunmayalı yüzüne


Yıldızların aralarına çizgiler iliştirdim
Keder serildi önüme
Horus doğmuş olmalı gecenin jartiyeri üzerine
Hüzünlü alkışlar yükselirken dolunayın zirvesinde
Yakamoz olup düşüverdim
akis olup çarptım hayatın en sert yüzüne.

Somut acılar saçlarını çekiştirirken
beynindeki yankıların merhemini toprağa gömdüğün oldu mu?
Tabiat Ana çiçekler serperken yeşil düzlüklere
eline tutuşturduğu kuru ot parçasına
dalgın gözlerle bakıp hayatı düğümlemeye çalıştın mı hiç?
Yeryüzünden uğurladığın bir babanın ardından
kimliksiz kalıp çığlık atarak sustun mu?
İçinde saklanan çocuk saklambaç oynarken öldü mü hiç?
Anlatılan masalların perde arkasında gördün mü
Rapunzel'in akmış rimelleriyle saçlarını kestiğini?
İstanbul'un örgülerini açtığına şahit oldun mu?

Can kırıklarından gemiler yapıp saldım Samanyolu'na
Delirmiş bir yansımanın sayıklamaları kucaklarken korkumu
dualarıma susmalarını söyledim
Tanrı dinlemeyi bıraktı diye
insanlara sordum boynu bükük sorularımı.
Kum saatinden aktı gitti ellerim.
Hiç kimsenin, kar tanesinin bile,
böyle büyük yüreği yoktu.
Huzursuz bir semanın kalçasına dayadım ellerimi
su' olup dönersin, saçlarıma dokunur dudakların diye.

Taba renginde bir sokağa gizledim elemi
Annemin tebessümüne sığınmış iç çekişlerimi
Tanrı'ya köle olarak sattım
Cennetin mutfağında pişerken ruhumun delirmiş yanı
Şeytan'la koyu bir muhabbete tutuştum
Avuçlarımda kuruyan bir gençlik ve
melankolinin damakta eriyen tadı
Sacların üzerine değen alnımda,
kaderimin hazine haritası.

Huzurun resmedildiği tablolarda
memnuniyetsiz bir ağaca takıldı mı gözlerin?
Mutlak bir sevinç kapını çaldığında
tanımayıp çarptın mı kapıyı yüzüne?
Dansa kaldırdığın ruhunun cenazesinde
bir yabancı gibi dolanıp
kuru gürültülerin çelme taktığı hıçkırıklarını
yuttuğun oldu mu?
Düş'tün de bir meleğin kanadına
yıldızlara hayaller bağladığın oldu mu?

Git şimdi ölümün deniz aşırı kaldırımlarına
Beline sarılmış kırmızı bir düşün peşinden.

05 Mart 2011 56 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (4)
  • şiire doymadım ki...

    ve öyle güzeldi ki...

    çok kez okudum...

  • 14 yıl önce

    Teşekkür ederim değerli yorumlarınız ve vaktiniz için.

  • 14 yıl önce

    Git şimdi ölümün deniz aşırı kaldırımlarına Beline sarılmış kırmızı bir düşün peşinden.

    Çok katlı incelikli ve özenli, çarpıcı dizeler, tebrikler şiir için...

  • 👍👍👍kar tanesinin büyük yüreği.. şiirdi. kutlarım.