Yıkılsın Duvarlar
Özlemin ince ince kavurmaya başlayınca yüreğimi
İki damla yaş ol istiyorum gözlerimde;
Ama akma, seni hapsedeyim gönlüme
Ve sonsuza kadar yerin iki gözüm olsun,
İki gözümden öteye gideme...
Ağlatma istiyorum beni,
Ben seni ağlamak için sevmiyorum ki...
Ağlatma beni sevgili gözlerime gizledim ya seni
İnci tanelerini ellerinle diz kalbime
Ve inci tanelerini senin için dökeyim ben sevgili...
Her dökülen incilerim duvarlar örsün dört bir yanına
Sen yalnız benim kalbimde kal...
Kimseye görüneme...
İnci tanelerinden olsun duvarların,
Yirmili yaşların aşka kanat çırpan ürkek mahcupluğuyla
Yıkılası duvarlara kahrettim gizlice
Duvarlar ötesinde bile
Kalbinin benim için çarptığını hissetim
Yıktım duvarlarımı sevgili,
Taştan buz gibi değil artık öteler...
Öteler yalnız sen... Öteler yalnız ellerin...
Öteler yalnız aşk ve aşk sadece sen...
Ama inciden duvarlarım yıkılmıyor
Öyle bir sevgiden örülmüş ki taneleri,
Onları yıkmaya benim gücüm bile yetmiyor...
Duvarların arkasında da olsan benimsin değil mi?
Benim ol sevgili...
Yalnızlığın esaretinde de olsa bedenin
İnciden ellerim tenini okşar,
İnci dudaklarım öpmeye bile kıyamaz seni...
İnci dudaklarım alev alev kalır teninde...
Arzularımız yaksın alevden ellerimizi sevgili,
Alevden ellerimiz
Vuslatın sessizce inlettiği bedenlerimizi avutsun