Yıldız Kınası
Beyaz gemidir
Şiirlerin kırmızı teninde utanan zaman
Dirilip korkusuz baharlarla bulut okşuyorlar kıyılarımda
Topuğumda çiçekler aç kuşlarla koşarken
Yol aralanır sesime..
Avucumda yıldız kınası
Ki,
Denizler siyah değil hep
Bir kitabın ortasında ruhuma işlenen geceleri dokudukça
Saksılara
Buğulu camları ve yaşanmış hayatları giydiriyorum
Az bekle hele yuvarlansın insanlar iyice körlüğe
Nar sessizlikle akan ırmağın saçılan tanelerinde çocuk dilim
Saçlarımda papatyalar bir yandan
Bir yandan parmağımda barış güvercinleri
Işıklarını söndürmeyin sayfalarımın
Siz bilir misiniz nilüferler niçin eğilir göğsüme
Anlatın ölmeden gelinciğe..
Biliyorum
Sevgiye yakın yerde durup yalnızlığa şehir hazırladığımı
Kapımda düş atları avucuma güneşi koyarken
Söyleyin bana
Ağrıyan orman yağmurları dindi mi yüzümde
Kimsesizliği soluyorum karanlığın
Konuşkan bir kuş gibi
Ateşlerde yanmak yeşil bir şarkıdır
Yan yana geldiğimde titriyor duvarlar elimde
Sessizliğin üstüne düşen kollarım yaralı
Uzanırken ağaç gölgeli yol.
Ki,çıldırdıkça yuvarlanan elmalar
Çığlık atıyorum kelebeğin ince kanatlarında
Kalbime her iklim kıvrım atan
Mavi bir mevsimim
Gök indirsin kırbacını düşlere binen rüzgara
Nasıl olsa güneş eritecek taşları
Kaldırımda sıra sıra çocuklar
Hep benim yüzümle tebessüm edecek
Ve ben aynı gök altında
Sevişeceğim..
Aç kollarını
Bu Şiir de Ne Güzel de Dans Ediyor Mısralar Yüreğiniz Dert Görmesin.
"Kalbime her iklim kıvrım atan, mavi bir mevsimim" Ne cümle bitecek nede şiir ruh yaşadıkça. Yüreğinize sağlık.
“ Ateşlerde yanmak yeşil bir şarkıdır”
Nazım bu şarkıya Nihavent demişti
İyi bir şiir okudum
Kutlarım
Tülay hanım.