Yok mu
Ellerin var mı senin, ellerime dokunabileceğin?
Tenimden dökülenleri değil,
damarımdan geçen kanımın sıcaklığından yüreğimi hissedebileceğin.
Bir kalp gözün var mı senin,
Söylemediklerimi bile-bileceğin.
Bir adın var mı senin kimsenin bilmediği
Sadece benim seslenebileceğim ?
Her şey mümkün diye düşünürüm ben bu hayatta,
Sen de mümkün müsün ki ben seni yasayabilecek miyim?
Hayat mısın sen,
Aşk mı, dua mı..
Azrail misin; ruhumu verebileceğim kadar son/suz/suzluk musun?
Tutarsam benim olur musun
Yoksa saydam düş olarak mı kalırsın?
İçime ne bırakabilirsin hissi olarak,
Bana sıcaklığını verebilir misin?
Her damlan da şifa var mıdır,;
sen su gibi misin?
Aşk dedikleri kadar gerçek midir (sence?)
Seninle inanmak istesem,
Beni cennete götürebilecek misin?
Bak sana geldim tüm varlığımla
Belki de tüm sende yokluğuna rağmen
Bir nebze sevgi uğruna,
Bir umut belki sen de seveceksin zamanla diye,
Çalıyorum kapını mutlulukla, özlemle heyecanla,
Açan yok...
Belki de tamamen hayal bu,
Öyleyse bile bu evde
bana cevap verecek
İnce bir rüzgâr sesi dahi yok mu?