Yok Olmak
Aşkın açamadığı kapı da varmış
Geç öğrendim rüzgarın sertliğini, hayatın acımasızlığını, gecelerin karanlığını
Yok olmak var ya işte insanları içine hapseden varoluş korkusu
Hayatın ikinci plana atıldığı ender rastlanan bulgu
Yaşanmak istenmeyen duygu
Kaderin çizdiği bir yol var derler ya hep
Hani insanın beşikten mezara kadar gerçekleşen olaylar dizisi
Ya da mezar taşlarında yazan
Doğum tarihi ile ölüm tarihi arasındaki o kısa çizgi
Yok olmak işte bu olsa gerek
Yaşadığın onca şeyi küçük bir çizgiye sığdırabilmek
...
Çelişki derler ya hep
İnsanların zaman zaman içine düştüğü asla su vermeyen kuyu
Kimi zaman korku
Kimi zaman olgu
Kimi zaman ise bir sorgu
Aşılmayan yolları aşmak zor mudur o kadar
Ya da aşıldığında sağlar mı fayda ya da zarar
Bitmek tükenmek bilmez bir korku insanın içindeki yok olmak
...
Elde avuçta gözle görülen bir şey kalmaz ya bazen
Kelimeler tükenirde hani insan bir çıkış noktası arar ya
İşte o zaman fırtınada kalan kuşlar gibi sığınacak bir dal arar insan
Gerek yoktur bunun için iyi bir göz ya da pusula
Hayat da bu ya
Çalış, didin , uğraş hemde bir hiç uğruna
...
Lakin tek sorun bu dalı fırtına koptuğunda değil sakin biz zamanda bulmaktır
Yani insanların her zaman yaptığı
Ya da yapmaya çalıştıkları şeyin tam tersi
Derken bir fırtına kopar
Ve işte o an
Tanıyamaz insan kendini kimdir acaba yok olmaktan korkan
Sonunu bilmeden, bir an bile düşünmeden onun peşinden koşan
Kimi zaman ağlayan
Kimi zaman mutluluktan uçan
Kimi zaman eden hayatını darmaduman
...
Yaşamak bu kadar kolay olmasa gerek der birden insan
Hislerini dinler ve gider
Cesaretidir onun arkasında duran
İşte böyle bir anda görmek seni
Unutturur derdi kederi
Hani o duygu var ya işte hissetmek vücudumda nefesini
Vazgeçilmez, vazgeçilemez
...
Aydınlık olmayan geceler olur ya hani hep karanlık
İnsanı içine hapseden kapkaranlık
O gecede karşıma çıktın işte tam yok oldum derken
İşte o yüzden böylesin, buradasın
İşte o yüzden var oluş sebebimsin
Yok olmayı unutturan