Yoksunum
Yoksunum !
Ama kendimden,duygularımdan,
Hiç bir şey hissetmiyorum,
Ne gülün kokusunu,
Ne de parmağımdaki dikeni,
Yara bandına da gerek yok,
Kırmızı sıvıdan öte geçmiyor,
Damlayan kanlarım...
Doluyum !
Senelerdir biriktirdiğim,
Ha bugün,ha yarın,
Hallederim elbet de,
Geçer gider dediğim,
Kök salan yüklerle..
Gövde gösterisi yapan,
İsyankar yüklerle...
Yalnızım !
Senin kadar,onun kadar,
Herkes kadar..
Ne olmuş sanki !
Etrafımı sarmışsa kalabalıklar,
Soran çok,anlayan yoksa,
Kapanır mı aradaki uçurumlar ?
Muafım !
Tüm sorumluluklardan,
Bilinmezliğe kucak açmışken,
Kendimden gayrı,
Herkese susmuş iken,
Kim sorgulayabilir ki,
Bomboş bakan gözlerimi...
Mahkumum !
Aynı güne,geceye,
Mecburum !
Tıkıldığım hücreye,
Artık önemi de yok,
Yaşanmayan günlerin,
Ölüme çeyrek kala,
Keşkeleri neyleyim...