Yoktunuz
çalınan senfonilerle
- çoğu kez – karıştırılan, matemimdi.
siz yoktunuz.
bakışlarınızla delip geçerken içimden,
belliydi;
bir başkasını arıyordunuz.
belki de bölük pörçük tuvallere saklanmıştınız
resim sergilerinde;
ben hep yere baktığımdan
çıkmaz sokaklarında gözlerinizin,
sizi göremedim.
belli ki kabahat benim,
kusura bakmayın.
elma dersem çıkın,
şiir dersem, çıkmayın.
Abi para mı arıyorsun yerde yahu. Neler kaçırdın kim bilir? Bence kabahatin en büyüğü şiirin...