Yolcu
Memleketimde küçücük bir otogar
Etrafı çevrim çevrim dağ
Dağlarda meneviş ağaçları
Dağlarda renk renk anemonlar
Az ötede deniz
Denizde balıkçı kayıkları
Ve martı çığlıkları
Havada keskin iyot kokusu
Mevsim sonbahar
Memleketimde yağmur
Arada çamur dokusu
Bana yollar göründü
Sahnede yine hüzünlü
O buruk oyun var
Birazdan başlar
Herkes oynar rolünü
Sarılışlar...
Sızlanışlar...
Ağlayışlar...
Bu yüzden sevemedim hiç
Soğuk geldi ayrılışlar...
Memleketimde küçücük bir otogar
Amanos sırtlarında meşe palamutları
Amanos sırtlarında ekşi sumaklar...
Gecenin karasına
Hüzün katan
Sevenin yarasına
Tütün basan
bir yağmur var...
Memleketimde küçücük bir otogar
Gitmem gerek sevdiğim
Otobüs beklemede
Sevdiğim gitmem gerek
Sıra, vatan borcu ödemede...
***
İstemem üzülme
Üzme beni de
Ağlama!
Sakın... Sakın ha!
Unutma ki
Her ayrılığın
Vuslatı var bir de
Gitmem gerek sevdiğim
Namus borcu bekler beni...
Sevdiğim gitmem gerek
Gülerek uğurla n'olur... Gülerek
Hep böyle hatırlayayım seni...
***
Şimdi nöbette,
Devriyedeyim yâr
Botlarımın altı çıtır çıtır kar
Vatan borcumun bitimine
Beş ayım var
Anımsayıverdim birden
Çıkılan bu yolculuğun
Bir başlangıcı var
Memleketimde küçücük bir otogar
Havada keskin iyot kokusu
Mevsim sonbahar
Memleketimde yağmur
Arada çamur dokusu
Sislere rağmen hatırlıyorum
Anılar... Ah! Anılar...
Memleketimde küçücük bir otogar
Ve garda harekete hazır bir otobüs var
Otobüsün camında
Yağmur damlaları ve buğu...
Otobüsün yanında
Gözleri ıslak,
AĞLAMAKLI BİR KUĞU...
Ankara,
13 Aralık 1999
Hep farklı yönlere yolculuğumuz, her ayrılış hüzünlüdür aslında sevdiklerinden ama bir de kavuşmak var enin de sonunda...👍😅